 |
T.C.
YARGITAY
13. Hukuk Dairesi
Esas no : 1995/7884
Karar no : 1995/8438
Tarih : 5.10.1995
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşuldu.
KARAR
Dava dilekçesi Tebligat Kanununun 21.maddesine göre davalıya usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş olduğu nazara alınarak davanın esasına girilerek hüküm kurulmuştur. Davalıya dava dilekçesinin gönderildiği tebliğ mazbatasında muhatabın adreste bulunmadığı işçisinden öğrenildiği ve işçisinin imzadan imtina ettiği ve bu durumun bizzat tebliğ memurunca tevşik edilmediği ve imzalamadığı görülmüştür. Tebligat Tüzüğünün 28/1.maddesi "Muhatap veya muhatap adına tebliğ yapılabilecek olanlardan hiçbir gösterilen adreste bulunmazsa tebliğ memurunun adreste bulunmama sebebini bilmesi muhtemel komşu, yönetici, kapıcı, muhtar ihtiyar kurulu ve meclisi üyeleri, zabıta amir ve memurlarından tahkik ederek beyanlarını tebliğ tutanağına yazıp altını imzalatması imzadan çekinmeleri halinde de bu durumu yazarak imzalaması gerekir" demektedir. Burada tebliğ memuru imzadan imtina edildiği hususunu kendisinin imzalamadığı görülmüş sonradan Tebligat Kanunu'nun 21.maddesine göre tebliğ yapılmıştır. Tebligat Kanunu'nun 21.maddesinde öngörülen şartlar belgelendirilmedikçe bu madde uyarınca yapılan tebliğ geçerli sayılamaz. Davalının savunma hakkı kısıtlanmıştır. Bu yönler gözardı edilerek davalıya dilekçe ve duruşma günü usulen tebliğ edildiği nazara alınarak yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır.
SONUÇ : Temyiz olunan kararın yukarıda açıklanan nedenle davalı yararına BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer temyiz itirazlarını incelenmesine şimdilik yer olmadığına, istek halinde peşin harcın iadesine 5.10.1995 gününde oybirliğiyle karar verildi.