 |
T.C.
YARGITAY
13. Hukuk Dairesi
E. 1995/10823
K. 1996/51
T. 16.1.1996
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
EMREDİCİ NORMLARA AYKIRI DAVRANIŞ
DİŞ HEKİMİ-DİŞ TEKNİSYENİ ORTAKLIĞI
GEÇERSİZ (BATIL) SÖZLEŞMELER
KARAR ÖZETİ: Diş hekimi ile diş teknisyeni arasında; diş hekimliği klinik hizmetleri veren ve diş protez laboratuvarı olan işyerinin, beraberce işletilmesini temin için düzenlenen adi ortaklık sözleşmesi, toplumun sağlığı ile doğrudan ilgili, kamu menfaat ve düzenini koruma amacı güden emredici hukuk kurallarına aykırı olduğundan, böyle bir sözleşmeye dayanılarak tazminat davası açılamaz.
(818 s. BK. m. 20,155)
(1219 s. Tababet K. m. 29, 30, 41, 46, ek m. 4, 7)
Taraflar arasındaki tazminat davasını n yapılan yargılaması sonunda, ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine; dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Davacı; diş hekimi olduğunu, davalı ile noterde yaptıkları dört yıl süreli ortaklık sözleşmesi ile işyerini birlikte kullanmayı taahhüt ettiklerini, üçüncü yıl sonunda davalının kendisini işyerine sokmadığını, tıbbi aletlerine el koyduğunu bildirip, çalışamamaktan dolayı uğradığı gelir kaybı ile duyduğu üzüntüye karşılık manevi olmak üzere 100.000.000 lira tazminatın davalıdan tahsilini istemiştir.
Davalı; diş teknisyeni olduğunu, iş yerinin çalışmasının temini ve diş protez imalatı yapabilmek gayesi ile davacının diplomasından yararlanmak için bu sözleşmeyi yaptığını, ancak sözleşmeye davalının uymayıp iş yerine çalışmaya gelmediğini, gelir kaybının da olmadığını bildirip, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, 18.500.000 lira gelir kaybı ve manevi tazminata hükmedilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı diş hekimi ile diş protez teknisyeni olan davalının, davalıya ait diş hekimliği klinik hizmetleri veren ve diş protez laboratuvarı olan işyerinin işletilmesini temin gayesi ile noterde yapılan 27.9.1990 tarihli sözleşme ile adi ortaklık kurdukları uyuşmazlık konusu değildir. Bir akit, ihtiva ettiği hak ve borçlar itibariyle hukuk düzeninin emredici normlarına uygun olmalıdır. Emredici normlar, kamu menfaat ve düzenini koruma amacını güderler. Emredici normlar; herkese hitap eden, herkese ödevler yükleyen, genel ve objektif davranış kurallarıdır. Emredici hukuk kurallarına aykırı sözleşmeler batıldır. Taraflar arasındaki sözleşmeye ve uyuşmazlığa bu açıdan bakılarak incelenmesi gerekir. 1219 sayılı Tababet ve Şuabatı Sanatlarının Farzı İcrasına dair Kanunun hükümleri, toplumun sağlığı ve kamu düzeni ile doğrudan ilgili hükümlerdir. Anılan Kanunun 29. maddesinde, dişçilik sanatı tarif edilip; 30. maddesinde ise Türkiye'de dişçilik sanatını icra ve diş tabibi ünvanını taşıyabilmek için Türk olmak ve Türkiye'deki Üniversitelerin Dişçilik Fakültesinden diploma alma şartını; 41. maddesinde ise, diş hekimleri dışındaki kimselerin dış hekimliği klinik hizmetleri ve diş protez laboratuvar çalışması ile ilgili işyeri açmaları yasaklanmış, bu maddede ve devam eden diğer maddelerde de bu hükümlere aykırı davrananlara uygulanacak cezai müeyyideler getirilmiştir. Gene aynı Kanunun ek 4. maddesinde, diş protez teknisyenlerinin yapabileceği işler belirtilip münhasıran diş hekimi eliyle hastadan alınan ölçü model ve kayıtlar üzerinde genel diş hekiminin vereceği bilgi ve isteklerle protez çalışmaları yapabileceği, ek 5. madde ile diş protez teknisyenlerinin sahip olması gereken vasıfları, ek 7. maddede ise, diş protez teknisyenlerinin hastalarla doğrudan mesleki ilişkiye giremeyeceklerini, laboratuvarlarında münhasıran diş kliniklerinde kullanılması gereken araç ve gereçleri bulunduramayacaklarını, ek 4. maddenin belirlediği sınırlar dışında herhangi bir çalışma yapamayacakları, ek 8. madde ile de, belirtilen bu hükümlere aykırı davrananlara uygulanacak cezai müeyyideler getirilmiştir.
Şu durum karşısında, yasanın tüm maddelerinin metninden, yazılış şeklinden ve izlediği amaçtan bakıldığında, kamu menfaat, ve düzeninin amaçlandığı toplumun sağlığı ile doğrudan ilgili emredici hükümler getirdiğinde bir an dahi duraksamaya yer olmamalıdır. Taraflar arasındaki 27.9.1990 tarihli adi ortaklık sözleşmesi, davalı diş teknisyenine ait diş hekimliği klinik ve diş protez laboratuvarı hizmetleri veren işyerinin, davacı diş doktorunun diplomasından faydalanarak işletmesini sağladığı ve bunu amaçladığı 1219 sayılı Yasanın kamu düzeni düşüncesi ile koyduğu kuralları bertaraf .etmeyi hedef tuttuğu çok açıktır. Bu durumda, sözleşmenin amacı ve tarafların akitte kararlaştırdıkları edimi az yukarıda açıklanan yasanın emredici normları ile çalıştığı için hukuka aykırıdır. Hukuka aykırı sözleşmeler butlan nedeniyle geçersizdir, hukuken tarafları bağlamaz ve bir hak ve borç da doğurmaz. Böyle bir sözleşmeye dayanarak tazminat da istenemez. Bu nedenlerle davanın reddi gerekirken, mahkemenin belirtilen hukuk kurallarını düşünmeden hukuki tanım ve yorumlamada yanılgıya düşerek, sözleşmeyi geçerli kabul edip yazılı şekilde davayı kabul etmesi, usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
Sonuç Yukarıda açıklanan nedenlerle kararın, temyiz eden davalı yararına (BOZULMASINA), peşin harcın istek halinde iadesine, 16.1.1996 gününde oybirliğiyle karar verildi.