 |
T.C.
YARGITAY
13. Hukuk Dairesi
E: 1991/6456
K: 1991/8731
T: 01.10.1991
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : Davacı avukat, davalılar tarafından ödenmeyen ücreti vekalet alacağının tahsilini teminen yapılan takibe haksız olarak itiraz edildiğini beyanla takibe itirazın iptaline % 100 icra inkar tazminatının tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalılar, davacının tevkilen davayı ikame ettiğini, ilk avukatın azlinin haklı olduğunu azledilen avukata vekalet ücretinin ödendiğini, davacıya borçlarının olmadığını, inkar tazminatı da istenemiyeceğini beyanla davanın reddine karar verilmesini savunmuşlardır.
Mahkemece, 8.769.224 TL. ücreti vekalet ve 187.500 TL. masraf alacağı yönünden davalıların icra takibine vaki itirazlarının iptaline, alacak likit ve muayyen olmadığından inkar tazminatı istemi ile fazla istemi reddine karar verilmiş, hüküm taraflarca temyiz edilmiş, dairemizce mahkeme kararının onanması nedeniyle bu kerre taraflar karar düzeltme isteminde bulunmuşlardır.
1. Temyiz ilamında belirtilen gerektirici nedenler karşısında ve özellikle tezyidi bedel davasının 19.3.1986 tarihinde davalılar vekili Avukat T.G. vekili sıfatıyla davalılar adına davacı avukat tarafından açılmış olmasına, yargılama sırasında davalıların Mart 1987 tarihinde doğrudan davacı avukata vekalet vermiş bulunmalarına, davanın davacı avukat tarafından takip edilip sonuçlandırılmasından sonra davalıların avukat T.G.'i 16.1.1989 tarihli azilname ile azledilmiş ve aynı tarihte bu kişiye yapılan ödemenin davacı avukatın ücreti vekalet alacağını etkilemiyeceğine göre davalının tüm karar düzeltme istemlerini reddi gerekir.
2. Davacının karar düzeltme istemine gelince; takibi itiraza uğrayan alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren 1 yıllık süre içinden umumi hükümler dairesinde alacağının varlığını isbat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir. Bu davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu icra inkar tazminatına mahkum edilir (İc. İf. Yasası 67/1-2. Md.) İcra inkar tazminatına hükmedilebilmesi için de takip konusu alacağın likit ve muayyen olması veya belirlenebilir nitelikte olması gerekir. Somut olayda, yanlar arasında geçerli bir avukatlık ücret sözleşmesi olmadığından davacının alacağı avukatlık asgari ücret tarifesi hükümleri gereğince tesbit edilecektir. Tarifeye göre tesbit edilecek ücreti vekalet alacağı ise belirlenebilir niteliktedir. Bu nedenle davacının hüküm altına alınan ücreti vekalet alacağı için icra inkar tazminatına hükmedilmemiş olması usul ve kanuna aykırıdır. Bozmayı gerektirir. Ancak bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden (HUMK.nun 438/) hükmün değiştirilip düzeltilerek onanması gerekirken zuhulen değiştirilip düzeltme yapılmadan onandığı anlaşıldığından davalının düzeltme talebinin kabulü ile dairemiz onama kararının kaldırılmasına, mahkeme hükmünün değiştirilip düzeltilerek onanmasına karar verilmesi gerekmiştir.
SONUÇ : 1. Nolu bendde açıklanan nedenle davalının tüm karar düzeltme isteminin REDDİNE, 2. Nolu bentte açıklanan nedenle davacının karar düzeltme isteminin kabulüne, Dairemizin 21.5.1991 gün ve 1991/3223 Esas, 1991/5785 Karar sayılı Onama kararının kaldırılmasına, hüküm fıkrasının (2) nolu bendindeki "İcra inkar tazminatı yükletilmesine yer olmadığına" cümlesinin hükümden çıkarılmasına, bunun yerine "hüküm altına alınan 8.769.224 TL. ücreti vekalet alacağının % 40 tutarının icra inkar tazminatı olarak davalıdan tahsiline" cümlesinin yazılmasına, mahkeme hükmünün bu biçimde değiştirilip düzeltilmesine, hükmün değiştirilmiş ve düzeltilmiş şekliyle ONANMASINA, 15.000 Lira para cezasının davalılardan alınmasına, red harcından peşin harcın çıkartılmasına ve onama harcı 21.5.1991 tarihli kararımızla alınmış olduğundan yeniden davalılara harç yükletilmesine yer olmadığına, davacıdan önceden alınan onama harcı ile 15.500 lira tashihi karar harcının istek halinde iadesine, 1.10.1991 gününde oybirliğiyle karar verildi.