 |
T.C.
YARGITAY
13. Hukuk Dairesi
E: 1990/7058
K: 1991/1186
T: 07.02.1991
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olnarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:
KARAR : Davacı, komisyonculuk yaptığını, davalıyı da bir arsa sahibi ile kat karşılığı anlaştırdığını davalının 1.000.000 TL. ücret ödemeyi kabul ettiğini, 250.000 TL. sını ödediği halde kalanı ödemediğini ileri sürerek 750.000 TL.nın davalıdan tahsilini istemiştir.
Davalı davacı ile aralarında yazılı ya da sözlü anlaşma yapılmadığını herhangi bir borcunun bulunmadığından davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Mahkemece; davanın reddine karar verilmiş; hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Davalı Antalya 2. Sulh Ceza Mahkemesi'nin 1989/247-474 karar sayılı davanın 27.6.1988 tarihli celsesinde arsa işinden dolayı 500.000 TL. borcu olduğunu bildirmiştir. Bu ifadesinin zapta yanlış geçtiğini bu davada ileri sürmüşse de duruşma tutanakları sahteliği sabit oluncaya kadar geçerli resmi belgelerden olup zapta geçen beyanın yanlış olduğu ileri sürülemez. Bu bakımdan bu beyan davalıyı bağlar. Davacı bu 500.000 TL. dışında kalan 250.000 TL. için davalıya yemin teklif etmiş, davalı ise yemin teklifinin dışına çıkarak davacıya hiçbir borcu bulunmadığına dair yemin etmiştir. Ne var ki davalıya sulh ceza mahkemesinde kabul ettiği 500.000 TL. için yemin teklif edilmediğinden davalının bu husustaki yemini hukuki sonuç doğurmaz. Öyle ise mahkemece 500.000 TL.nın tahsiline karar verilmek gerekir.
SONUÇ : Temyiz olunan kararın açıklanan nedenlerle davacı yararına BOZULMASINA, (...) 7.2.1991 gününde oybirliğiyle karar verildi.