 |
T.C.
YARGITAY
13. Hukuk Dairesi
E: 1990/1300
K: 1990/1412
T: 26.02.1990
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : Taraflar arasındaki altınların iadesi davasının yapılan yargılaması sonunda; ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : Davacı, davalı kardeşine 1978 yılında herbiri 16 gr. ağırlığında bulunan 22 ayar 10 adet altın bileziği, istediğinde geri verilmek üzere emenet olarak verdiğini; sonradan davalı bilezikleri çaldırmış olduğunu söyleyerek iade etmediğini; bu nedenle bileziklerin aynen iadesine, mümkün bulunmadığı takdirde bedelinin yasal faiziyle birlikte tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı zamanaşımı yönünden davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir.
1 - Taraflar arasındaki uyuşmazlık emanet ilişkisinden kaynaklanmaktadır. Davacının maliki bulunduğu dava konusu bileziklerdeki istemi mülkiyet hakkına dayanmaktadır. Davacının dava konusu bilezikleri üzerindeki mülkiyet hakkı zamanaşımına uğramayacağından öne sürülen zamanaşımı def'i yerinde değildir. Mahkemece davalının zamanaşımı itirazının reddi ile iddia ve savunma çerçevesinde toplanan delil durumuna göre işin esasının incelenmesi ve bir karara bağlanması gerekir. Yazılı şekilde davanın reddi usul ve yasaya aykırıdır. Bozma nedenidir.
2 - Taraflar arasında sözleşme ilişkisi kabul edilmiş olsa dahi Borçlar Kanununda emanet olarak bırakılan şeyin geri alınması için ayrı bir zamanaşımı süresi belirlenmediğinden olayda davacının emanet veren olarak geri alma hakkı Borçlar Yasasının 125 inci maddesinde öngörülen 10 yıllık zamanaşımı süresine tabidir. Mahkemece 10 adet bileziğin 1978 yılında davacı tarafından davalıya verildiği kabul edilmiştir. Dava 1.10.1987 yılında açılmıştır. Bu iki tarih arasında 10 yıllık zamanaşımı süresi geçmemiştir. Davanın zamanaşımı yönünden reddi bu bakımdan kabul şekli bakımından da usul ve yasaya aykırıdır. Bozma nedenidir.
SONUÇ : Temyiz olunan kararın yukarıda açıklanan 1 ve 2. bentler gereğince davacı yararına BOZULMASINA 26.2.1990 gününde oybirliğiyle karar verildi.