Hukuki.NET

T.C.
YARGITAY
13. Hukuk Dairesi
E: 1989/7870
K: 1990/176
T: 16.01.1990

Yargıtay içtihatları bölümü

Yargıtay Kararı

 


 
DAVA : Taraflar arasındaki ihalenin feshi davasının yapılan yargılaması sonunda; ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine gereği konuşulup düşünüldü:
 
KARAR : Davacı, paydaşı bulunduğu kurtmusa köyü 413 parsel no.lu taşınmazı 10.3.1989 tarihli ihalede 20.000.000 TL. ya satın aldığını, ancak ihale bedelini süresinde yatıramadığı gibi, kendisinden sonraki kişinin de almadığını, bu suretle ikinci ihaleye karar verildiğini, ikinci ihalenin ise köyde ilan edilmediğini, tirajı düşük bir gazete ile ilan yapıldığını, 7 günlük süreye uyulmadığını ileri sürerek ihalenin feshini istemiştir.
Davalı, satışın köyde, gazete ve divanhanede ilan edildiğini, yapılan ilanın yeterli olduğunu, takdiri kıymete itiraz vuku bulmadığını ileri sürerek davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, satış usulüne uygun olarak yapıldığı davacının ise ilk ihale bedelini yatırmamış olmakla iyiniyetli olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir.
1 - İzale-i şuyu satışının feshine ilişkin davada alıcının ve tüm hissedarların karşı taraf olarak gösterilmesi gerekir. Davada sadece alıcı paydaş hasım gösterilmiştir. Diğer paydaşların da davaya dahil edilmesi ve onların huzuruyla yargılama yapılarak bir karar verilmesi gerekirken, bu yön gözetilmeden hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir.
2 - İlk satış köyde de ilan edilmiştir. 2. ihaleye ait satış memurunun 25.5.1989 tarihli kararından da anlaşıldığı gibi, ikinci ihale günü taşınmazın bulunduğu köyde ilan edilmemiştir ve bu suretle ihale yapılmıştır. Oysa taşınmazın bulunduğu köyde ilk ihalede olduğu gibi satış ilan edilmesinde ilgililerin yararı bulunduğu açıktır. Bu hususa aykırı olarak ihalenin yapmış olmasıyla ilgililerin menfaatinin haleldar olduğunun kabulü gerekir. Bu nedenle ihalenin feshine ilişkin davanın reddi de doğru değildir. Kabul şekli itibariyle bozmayı gerektirir.
 
SONUÇ : Temyiz olunan kararın yukarıda 1 ve 2. bentler gereğince davacı yararına BOZULMASINA, 16.1.1990 gününde oybirliğiyle karar verildi.
 
İçtihat:
Hukuk Forumlarından Seçmeler
  • [Sorumluluk hukuku] Dijital Sağlık ve Yasal Düzenlemeler: Bitkisel Ürünlerin Online Satışı 
  • 01.05.2025 13:12
  • 2. küçük dairemde kira artış anlaşmazlığı 
  • 29.04.2025 15:42
  • Sözleşmede anarak whatsapp yazışmalarının yasal bildirim kanalı ilan edilmesi. 
  • 29.04.2025 00:17
  • Sözleşmedeki "görüş alınarak" ifadesi, görüşü alınan tarafa eylemi engelleme hakkı verir mi? 
  • 29.04.2025 00:03
  • [Babalık davaları] Evlat edinilen çocukların eski baba adı değişimi hk. 
  • 27.04.2025 11:06


    Yeni Mevzuat

  • KDV Filo Kiralama Şirketleri (Fleetcorp) Borçlarını Devir ALan Varlık Yönetim Şirketleri 

  • Filo Kiralama Şirketlerinin Borçlarının Varlık Yönetim Şirketlerine Devri Halinde KDV 

  • Trafik kazasında kusuru olmayan alkollü sürücüye kasko hasarı ödenir 

  • Keşide tarihinin tahrif edildiği ve ibraz sürelerinin geçtiği çekler Borçlu olunmadığının Tespiti 

  • İkinci Nesil İnternet Sitelerinin Hukuki Statüsü 




  • YARGITAY KARARLARI :
    İçtihat Arama motoru anasayfa   2007   2006   2005   2004   2003    2002    2001    2000   1999    1998    1997    1996   1995   1994   1993    1992    1991    1990    1989    1988    1987    1986    1985    1984    1983    1982    1981    1980    1979    1978    1977    1976    1975    1974    1973    1927-1972

    Diğer Bölümlerimiz +
    Tüm Hukuki NET forumları + Hukuki Portal + Hukuk Haberleri + Sözleşme ve dilekçe örnekleri + Mevzuat ve bilimsel incelemeler + Hukukçu Blogları + Avukat ilanları + Videolar + Linkler + Ansiklopedi ve Sözlük +

    İçtihat Arşivi  Eski içtihat dizini