 |
T.C.
YARGITAY
13. Hukuk Dairesi
E: 1989/6760
K: 1990/1860
T: 13.03.1990
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : Taraflar arasındaki iptal davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : Davacı, müşterek muris babaları İbrahim Y.'in 1939 yılında vefat ettiğini, mirasçı olan kardeşleri İbrahim'in de sonradan öldüğünü, davalının ise ölen kardeşleri İbrahim'in akıl hastası olması nedeniyle sağlığında onu kandırarak, babalarından intikal eden miras hissesinin devrini sağlayan bir senedi elinden aldığını söyleyip kendi miras hakkına engel olduğunu ileri sürerek davalının elinde bulunan veya bulunduğunu iddia ettiği senedin ibrazı ile geçersizliğinin tesbitini, senet geçerli ise butlan nedeniyle iptalini istemiştir.
Davalı, davacının sözünü ettiği kardeşleri İbrahim'in ölmüş bulunduğunu, ancak sağlığında akıl hastası olmayıp herhangi bir hastanede de tedavi görmediğini savunarak davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, BK.nun 512. maddesi gereğince bu tip senetlerin noter vasıtasıyla tanziminin icap ettiği düşüncesiyle davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, ölünceye kadar bakma sözleşmesinden kaynaklanmaktadır. Mirasbırakan İbrahim'in hayatta iken geçerli saydığı ölünceye kadar bakıp gözetme akdinin şekil eksikliği nedeniyle iptalinin istenmesi, iyiniyet kurallarına uygun düşmez ve hakkın kötüye kullanılmasını teşkil eder. Borçlar Yasasının 512. maddesine uygun yapılmamış olan ölünceye kadar bakma akdi, gerek mirasbırakan tarafından ve gerekse bu akdin borçlusu davalı tarafından yerine getirilmişse artık mirasçılar bu akdin geçersiz olduğunu ve iptalini ileri süremezler. (H.G.K. 10.9.1958 tarih ve 1/62-63 sayılı kararı). Bu kural uyarınca olayımızda şekil noksanlığının re'sen gözetilemiyeceği, mirasbırakanın ileri sürmediği bakılıp gözetilme olayının gerçekleşmediğini aynı kurala göre mirasçı da savunamaz. Aksine görüş ve düşünce ile davanın kabulüne zarar verilmesi isabetsiz olup bozma nedenidir.
SONUÇ : Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerle davalı yararına BOZULMASINA, 13.3.1990 gününde oybirliğiyle karar verildi.