 |
T.C.
YARGITAY
13. Hukuk Dairesi
E: 1988/141
K: 1988/543
T: 05.02.1988
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : Tarflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda, ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine; dosya incelendi, gereği düşünüldü:
KARAR : Davacı, davalının kızı Ayşe'nin kendi oğlu Ali ile kaçtığını, Ayşe ve Ali'nin halen birlikte yaşadıkarını, buna rağmen Uşak Ağır Ceza Mahkemesi'nde oğlu Ali aleyhine açılan davanın devam ettiğini, davalının oğlu Ali aleyhine davacı olmaması için kendisinden 110.000 lira aldığını, buna rağmen şikayet ve davasından vazgeçmediğini ileri sürerek, 110.000 liranın geri alınmasına karar verilmesini istemiştir.
Davalı, davasından vazgeçmek üzere davacıdan 110.000 lira aldığını, ancak vazgeçmeye rağmen kamu davasının devam ettiğini, davacının kızınında oğluyla evlenirken 80.000 TL. süt parası vediğini, bunun dava edilen tutardan indirilmesi gerektiğini savunmuş, mahkemece hukuka ve ahlaka aykırı bir amaç için verilen paranın geri alınamıyacağı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş ve karar davacı tarafınan temyiz edilmiştir.
Davacının oğlu Ali ile davalının kızı Ayşe'nin birlikte kaçtıkları, ve bu nedenle davacının oğlu Ali aleyhine Uşak Ağır Ceza Mahkemesi'nin 1984/219 esas sayılı dosyasıyla zorla kız kaçırmak, ırza geçip kızlık bozmak ve bu suça iştirak suçlarından dolayı dava açıldığı ve mahkemece 26.2.1985 tarihinde TCK.nun 416/3, 418/2, 80, 59, 430/2. maddeleri gereğince mahkumiyetine karar verilerek Yargıtay'dan da geçme suretiyle kesinleştiği ve davalının şikayetinden vazgeçmek üzere 110.000 TL. almasına rağmen bu taahhüdünü yerine getirmediği uyuşmazlık konusu değildir.
Öte yandan gerek öğretide ve gerek uygulamada kabul edildiği gibi kızı kaçırılan kimseni bir miktar para karşılığı şikayetinden vazgeçmeyi taahhüt etmesinde kanuna ve ahlaka aykırı bir yön bulunmadığı gibi verilen bu paranan geri alınması isteğine ilişkin davaya da BK. 65. maddesinin uygulama yeri yoktur. O halde mahkemece bu yön gözetilerek isteğin kabulüne karar verilmesi gerekirken aksine bazı düşüncelerle davanın reddedilmiş olması bozmayı gerektirir.
SONUÇ : Temyiz olunan kararın gösterilen edenle BOZULMASINA, istek olursa peşin harcın iadesine, 5.2.1988 günün de oybirliğiyle karar verildi.