 |
T.C
YARGITAY
12. HUKUK DAİRESİ
E: 2004/6537
K: 2004/10591
T: 29.04.2004
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
- HACİZ
- 3. ŞAHISTAKİ ALACAKLAR
2004 s. IIK/89,106
Yukarıda tarih ve numarası yazılı mercii kararının müddeti içinde temyizen tetkikinin alacaklı vekilince istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü.
Mevduat yatırma, ağırlıklı olarak esas itibariyle belli oranda faiz elde etme amacına yöneldiği için karz akdine daha çok yaklaşan, ancak güvenilir bir kurumda parayı muhafaza etme fikri ile vedia akdini hatırlatan kendine özgü bir akit tipidir. Mevduata uygulanacak hükümler, ancak kıyas yolu ile ve niteliğine uygun düştüğü ölçüde karz akdi hükümleri ve istisnai hallerde vedia akdi hükümleri olacaktır (Prf. Seza Reisoğlu, Bankalar Kanunu Şerhi, Sahife 261 -H.G.K. 15.6.1994 tarih 11-178/398 sayılı karan).
Borçlunun 3. kişi Bankadaki alacağı-mevduatı İİK.nun 106/2. maddesi gereğince menkul hükmündedir. Bu nedenle bankadaki mevduatın haczi menkul haczi gibi icra müdürlüğünce Bankaya yazılacak yazı ile de haczedilebilir (H.G.K. 1.12.1999 tarih 1999/12-1003/1017 sayılı kararı). İİK.nun 88. maddesinin üst başlığında da açıkça belirtildiği gibi bankaya haciz ihbarnamesi gönderilmesi bankadaki mevduatın borçluya ödenmesini önleyen muhafaza tedbiridir. Bu nedenle mevduatın haczi için haciz yazısı dışında bankaya ayrıca İİK.nun 89. maddesi gereğince haciz ihbarnamesi tebliği şart değilse de mevduatın 3. kişi nezdinde alacak niteliğini de arz etmesi sebebi ile sözü edilen madde doğrultusunda haciz ihbarnamesi gönderilmesi sureti ile haczedilmesine de yasal bir engel bulunmamaktadır. Bu işlem yapıldığı taktirde İİK.nun 89 ve bunu izleyen maddelerindeki hukuki sonuçlar doğar . İİK.nun 89. maddesindeki koşulları taşımayan haciz yazısı gönderilmesi halinde ise anılan maddedeki sonuçlar doğmaz ve borç bankanın zimmetinde sayılmaz.
Alacaklı İcra Müdürlüğünden borçlunun mevduatı olduğunu tespit ettiği bankaya doğrudan haciz müzekkeresi yazdırabileceği gibi, somut olayda gözlendiği gibi 6.2.2003 tarihli alacaklı vekili talebiyle Ş. Bankası Gazipaşa Şb.'nde bloke edilen borçluya ait paranın fiilen haczi için icra müdürüyle birlikte anılan şubeye gidip fiili haciz yaptırmasında Yasaya aykırı bir yön yoktur.
Hal böyle olunca, yukarıda açıklanan kurallara aykırı olarak mutlak surette 89/1 haciz ihbarnamesi gönderilmesi gerekeceğinden bahisle memur işleminin iptaline karar verilmesi isabetsizdir.
SONUÇ: Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mercii kararının yukarıda yazılı nedenlerle İ.İ.K. 366 ve H.U.M.K.nun 428.maddeleri uyarınca BOZULMASINA, 29.04.2004 gününde oybirliğiyle karar verildi.