Hukuki.NET

T.C
YARGITAY
12. HUKUK DAİRESİ
E: 2004/20237
K: 2004/25005
T: 2.12.2004

Yargıtay içtihatları bölümü

Yargıtay Kararı

 


• 4822 SAYILI YASANIN GEÇİCİ 1. MADDESİNDEN YARARLANMA İSTEMİ
İçtihat Özeti: Hakkındaki icra takibi kesinleşen borçlu, takibir. kesinleşmesinden sonra yürürlüğe giren 4822 sayılı Yasanın geçici 1. maddesinden yararlanmak üzere süresinde alacaklı bankaya başvurduğuna göre icra dairesinden heı zaman borcun hesaplanmasının anılan yasada belirlener, kurallara uygun olarak yapılmasını isteyebilir. Ancak icrc dairesine başvurmadan doğrudan mahkemeye başvuran borçlunun isteminin reddi gerekir.
(4822 s. TKKDK. Geçici m. 1)
(4077 s. TKK. m. 23)
Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü:
Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de;
Borçlu hakkında icra takibi 12.10.2001 tarihinde başlatılmış örnek 49 ödeme emri kendisine usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş takibin itiraz edilmeksizin kesinleştiği anlaşılmaktadır. Takibin kesinleşmesinden sonra 4822 sayılı Yasa yürürlüğe girmiş borçluda süresinde alacaklı bankaya başvurarak anılan yasanın geçici 1. maddesinden yararlanma isteminde bulunduğu anlaşılmaktadır.
Somut olayda, borçlu icra müdürlüğüne başvurmadan doğrudan icra mahkemesine gelerek kullandığı kredi kartı borcunun yaptığı ödemelerde dikkate alınarak hesaplanmasını istediği görülmektedir. Dairemizin yerleşik ilkelerine göre borçlu 4822 sayılı Yasanın geçici 1. maddesinde öngörülen 30 günlük süre içerisinde krediyi veren kuruma başvurduğunu kanıtladığı takdirde icra dairesinden her zaman borcun hesaplanmasının ilgili yasada belirlenen kurallara uygun olarak yapılmasını isteyebilir.
4822 sayılı Kanunun geçici 1. maddesine göre; alacaklı bankaya süresinde başvuran borçlunun henüz hakkında icra takibi başlamaması halinde hesaplama ile ilgili iddialarını 4077 sayılı Kanunun 23. maddesine göre tüketici mahkemesine yapması gerekir. Ancak olayımızda açıklanan bu durum bulunmadığından mahkemece borçlunun yukarıda açıklandığı üzere icra müdürlüğüne başvurmadan doğrudan mahkemeye başvurusu nedeniyle istemin reddi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.
SONUÇ: Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda açıklanan nedenlerle llK.nun 366. ve HUMK. 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 2.12.2004 gününde oybirliğiyle karar verildi.
İçtihat:
Hukuk Forumlarından Seçmeler
  • Ortak Konutta Bakım Yüklümlülğü ve Haksız El Atmanın Önlenmesi 
  • 13.11.2025 08:34
  • [Ceza davaları] Kişisel verileri hukuka aykırı olarak ele geçirmek veya yaymak? 
  • 10.11.2025 05:19
  • Dolandiricilik 
  • 07.11.2025 22:10
  • Kapalı Otopark Girişinin Aşırı Dar Olması ve Tadilatı Hk. 
  • 31.10.2025 06:43
  • [Ticaret kanunu] Yurt dişi danişmanlik hizmet bedelinin vergilendirilmesi 
  • 27.10.2025 08:41


    Yeni Mevzuat

  • KDV Filo Kiralama Şirketleri (Fleetcorp) Borçlarını Devir ALan Varlık Yönetim Şirketleri 

  • Filo Kiralama Şirketlerinin Borçlarının Varlık Yönetim Şirketlerine Devri Halinde KDV 

  • Trafik kazasında kusuru olmayan alkollü sürücüye kasko hasarı ödenir 

  • Keşide tarihinin tahrif edildiği ve ibraz sürelerinin geçtiği çekler Borçlu olunmadığının Tespiti 

  • İkinci Nesil İnternet Sitelerinin Hukuki Statüsü 




  • YARGITAY KARARLARI :
    İçtihat Arama motoru anasayfa   2007   2006   2005   2004   2003    2002    2001    2000   1999    1998    1997    1996   1995   1994   1993    1992    1991    1990    1989    1988    1987    1986    1985    1984    1983    1982    1981    1980    1979    1978    1977    1976    1975    1974    1973    1927-1972

    Diğer Bölümlerimiz +
    Tüm Hukuki NET forumları + Hukuki Portal + Hukuk Haberleri + Sözleşme ve dilekçe örnekleri + Mevzuat ve bilimsel incelemeler + Hukukçu Blogları + Avukat ilanları + Videolar + Linkler + Ansiklopedi ve Sözlük +

    İçtihat Arşivi  Eski içtihat dizini