 |
T.C.
YARGITAY
12. Hukuk Dairesi
E: 2004/118
K: 2004/5397
T: 9.3.2004
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
DAVA : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkikinin alacaklı vekilince istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü:
KARAR : Borçlu vekilinin mahkemeye başvurusu örnek 163 ödeme emrinin tebliğ edildiği 12.6.2002 tarihinden itibaren dosyanın takipsiz bırakıldığı ve takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde 6 aylık zamanaşımı süresi geçtiği nedeniyle İ.İ.K.'nun 71.maddesi gereğince takibin iptaline ilişkindir.
Alacaklı vekilince çeke dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takibe geçilmiş, borçluya örnek 163 no'lu ödeme emri 12.6.2002 tarihinde tebliğ edilmiştir. Bu tarihten sonra T.T.K.'nun 726.maddesinde öngörülen 6 aylık zamanaşımı süresi dolmadan alacaklı vekilince 30.7.2002 tarihinde İ.İ.K.'nun 43.maddesi gereğince takip yolu değiştirilmiş, örnek 52 no'lu iflas ödeme emri borçluya tebliğ edilmiş ve itirazlarını bildirmesi yönünde yeni bir hak tanınmıştır.
Takibin şekline göre borçlu vekilinin yasal sürede 19.8.2002 tarihinde icra dairesine yaptığı borca itirazı ile takip durmuş olup, ortada kesinleşmiş bir takip yoktur. O halde takibin kesinleşmesinden sonraki devrede borcun zamanaşımına uğraması halinde uygulanacak olan İ.İ.K.'nun 71/2.maddesinin olayda uygulama yeri yoktur. Bu nedenlerle mahkemece şikayetin reddine karar verilmesi gerekirken kabulü isabetsiz olduğu gibi, kabulü göre de İ.İ.K.'nun 71/2.maddesi göndermesi ile İ.İ.K.'nun 33/a maddesi uyarınca zamanaşımı nedeniyle icranın geri bırakılmasına karar verilmesi gerekirken takibin iptaline karar verilmesi de doğru değildir.
SONUÇ : Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İ.İ.K. 366 ve H.U.M.K.'nun 428.maddeleri uyarınca BOZULMASINA, 09.03.2004 gününde oybirliğiyle karar verildi.