 |
T.C.
YARGITAY
12. Hukuk Dairesi
Esas no : 1994/11900
Karar no : 1994/12625
Tarih : 18.10.1994
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
2004/m.193,78
Merci kararının müddeti içinde temyizen tetkiki Borçlu vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye 5.9.1994 tarihinde gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü.
KARAR: Borçlu A.B. hakkında 13.11.1990 ve 13.12.1990 keşide tarihli çeklere dayalı olarak 15.2.1991 tarihinde genel haciz yolu ile takip yapılmış, 163 örnek ödeme emri 22.2.1991 tarihinde tebliğ edilmiş, itiraz edilmediğinden hakkındaki takip kesinleşmiştir. Alacaklı vekili, 14.3.1991 tarihinde borçlunun mallarının haczi için Kadıköy İcra Müdürlüğüne talimat yazılmasını istemiş, İcra Müdürlüğünce talep gibi işlem yapılmış, Kadıköy İcra Müdürlüğünce 21.3.1991 tarihinde haciz için mahalline gidilmiş, alacaklı vekili şimdilik "haciz yapılmasın" dediğinden haciz yapılmamıştır. Borçlu vekili İstanbul 1. İflas Müdürlüğü`nün 23.12.1987 tarihinde borçlunun iflasına karar verildiği tasfiye işlemlerinin devam ettiğine ilişkin derkenar yazısını ibrazla, takibin durdurulmasını istemiş, İcra Müdürlüğünce takibin durdurulmasına karar verilmiş 29.3.1993 tarihinde iflasın kaldırılmasına karar verilmiş, karar 31.3.1993 tarihinde kesinleşmiştir. Alacaklının talebi üzerine borçlunun taşınmaz malları 19.2.1994 tarihinde haczedilmiştir. Borçlu süresinde borca itiraz etmediğinden, borca vaki itirazlarının reddedilmesinde bir isabetsizlik yoktur. İİK. 193/2. maddesinin 3. fıkrasındaki "iflasın tasfiyesi müddetince müflise karşı 1. fıkradaki takiplerden hiç biri yapılamaz" hükmü iflastan önce doğmuş alacaklar içindir. İflastan sonra doğmuş alacaklar için haciz yolu ile takip yapılabilir ve borçlunun masaya dahil olmayan malları haczedilebilir. Bu itibarla İcra Müdürlüğünce takibin durdurulmasına karar verilmesi doğru değildir. Ancak alacaklı şikayet yolu ile bu kararın iptalini istememiştir. Her ne kadar alacaklı vekili İİK`nun 78. maddesinde yazılı süresi içerisinde haciz talebinde bulunmuş ise de bu talebi geri aldıktan sonra süresi içinde yeniden haciz istemediğinden haciz talebi düşmüştür. Alacaklı vekilinin yeniden haciz isteyebilmesi yenileme talebinin borçluya tebliği ve yeniden harç alınmasına bağlıdır. Mercice bu yönler gözetilerek borçlunun malları üzerine konulan haczin kaldırılmasına karar verilmek gerekirken yazılı gerekçe ile reddedilmesi isabetsizdir.
SONUÇ: Borçlu vekilinin temyiz itirazının kabulü ile merci kararının yukarıda yazılı nedenle İİK`nun 366. ve HUMK`nun 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, 18.10.1994 gününde oybirliğiyle karar verildi.