 |
T.C.
YARGITAY
12. Hukuk Dairesi
E. 1992/5084
K. 1992/12002
T. 16.10.1992 Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
İLAMLI TAKİP
ASİLE TEBLİGAT
ÖZET HUMK.nun 62 ve 68., 7201 sayılı Tebligat Kanununun 11 ve Avukatlık Kanununun 41. maddeleri gereğince icra emrinin "vekile" çıkarılması gerekir.
(1086 s. HUMK. m. 62,68)
(7201 s. Tebligat K. m. 11)
(1136 s. Av. K. m. 41)
Merci kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu vekili tarafından istenmesi üzerine, bu işle ilgili dosya mahallinden Daireye 24.4.1992 tarihinde gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü:
icra takibine dayanak yapılan Bakırköy ikinci Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 26.12.1991 günlü ve 45/669 sayılı ilamında, davacı-borçlu şirketin vekil ile temsil edildiği görülmektedir. Bu nedenle, HUMK.nun 62 ve 68., 7201 sayılı Tebligat Kanunun 11 ve Avukatlık Kanununun 41 maddeleri gereğince icra emrinin "vekile" çıkarılması gerekir. icra emrinin asıla çıkarılması suretiyle, icra müdürünün anılan yasa hükümlerine aykırı bir işleminin mevcut bulunduğu açıktır. Şikayette bulunan Şirket vekilinin, şikayetle birlikte esasa yönelik itirazlarını da bildirme zorunluluğu yoktur. Nitekim şikayetçi vekili, sadece, icra emrinin borçlunun iIamda yazılı vekiline çıkarılmadığı için iptalini şikayet yolu ile merciden talep etmekle yetinmiştir. Yasaya aykırı işlem iptal edildikten ve yeniden icra emri tebliğ edilmesinden sonra borçlu vekili esasla ilgili itirazlarını bildirebilir. Vekile çıkarılmış ve usule aykırı yapılmış bir tebligat bulunmadığı için, "usulsüz tebliğ" ile ilgili 7201 sayılı Kanunun 32. maddesinin olayda uygulama yeri yoktur. O halde, istemin kabulü gerekirken, şikayetin reddine karar verilmesi isabetsizdir.
SONUÇ: Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile merci kararının yukarıda açıklanan nedenle İİK.nun 366. ve HUMK.nun 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, 16.10.1992 gününde oybirliğiyle karar verildi.
|