 |
T.C
YARGITAY
11. HUKUK DAİRESİ
E: 2004/9479
K: 2004/3835
T: 12.04.2004
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
- LİMİTED ŞİRKETİN FESHİ İSTEMİ
- AKTİF HUSUMET EHLİYETİ
- LİMİTED ŞİRKET PA YININ DEVRİ
6762 s. TTK/520,549
Taraflar arasında görülen davada Bursa Asliye 1. Ticaret Mahkemesi'nce verilen 22.01.2003 tarih ve 2001/782-2003/28 sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi Ata Durak tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkili ile eşi davalı Birsen'in, diğer davalı şirketin ortağı olduklarını şirketin Mayıs 2000 tarihinden itibaren faaliyette bulunmadığını ve pek çok borcu olduğunu, müvekkilinin, davalı Birsen aleyhine açtığı boşanma davasının reddedildiğini ve davalının bu durumu şirketin işleyişine yansıttığım ileri sürerek, davalı şirketin feshini talep ve dava etmiştir.
Davalılar duruşmalara katılmamış ve savunmada bulunmamıştır.
Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davacının şirketteki payını 14.01.2000 tarihli noter senedi ile dava dışı Ertuğrul'a devrettiği, hisse devrinin şirket karar defterine yazılıp kabul edildiği, davadan önce tüm hissesini 3. şahsa devreden davacının aktif husumet ehliyeti bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dava, TTK.nun 549. maddesine dayalı, limited şirketin feshi istemine ilişkindir.
TTK.nun 520. maddesi uyarınca, bir payın devri, şirket hakkında ancak şirkete bildirilmek ve pay defterine kaydedilmek şartıyla hüküm ifade eder. Devrin pay defterine kaydedilebilmesi için ise, ortaklardan en az %'ünün devre muvafakat etmesi ve bunların esas sermayenin %'üne sahip olması şarttır. Dosyaya sunulan, davacının payını dava dışı Ertuğrul'a devrinin kabulüne ilişkin 1.1.2000 tarihli ortaklar kurulu kararını, davalı ortak Birsen'in imzalamadığı anlaşılmaktadır. Bu durum karşısında mahkemece, TTK.nun 520. maddesinde düzenlenen devir şartlarının gerçekleşip gerçekleşmediği incelenerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davacı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 12.04.2004 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.