Hukuki.NET

T.C.
YARGITAY
11. Hukuk Dairesi
E: 2004/7538
K: 2005/4273
T: 26.4.2005

Yargıtay içtihatları bölümü

Yargıtay Kararı

 


İPTAL KARARI
İçtihat Özeti: TTK.nun 644. maddesinde düzenlenen davada, çeke dayalı müracaat hakkı düşmüş olan hamilin, keşideci ile kendisi arasında, keşideci ile lehdar arasındaki gibi çeke dayalı bir temel borç ilişkisi bulunmadığından, ancak davasını münhasıran çeke dayanarak açabileceği bir davadır. Bu dava ile kıymetli evraka ek bir koruma, hamiline ek bir başvuru hakkı getirilmiştir.
(6762 s. TTK. m. 564, 644, 730)
Taraflar arasında görülen davada (Ankara Asliye 8. Ticaret
Mahkemesince verilen 25.6.2003 tarih ve 2002/152-2003/362 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için tetkik hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkili bankaya banka dışı M Tavukçuluk A.Ş. tarafından kredi borçlarına karşılık olarak verilen 431.000.000.TL bedelli çek'in, müvekkil bankanın çalışanlarınca kaybedildiğini, borçlunun oyalamaları nedeniyle çeki halen tahsil edemediklerini ileri sürerek, anılan meblağın temerrüt faizi, çek komisyonu ve çek tazminatı ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacının husumet sıfatının bulunmadığını, çek'in ortada olmadığını, bu davanın tamamen M Tavukçuluk A.Ş. ile aralarında genel hükümlere göre görülecek bir alacak ilişkisi olduğunu ve kendi kayıtla rında bu çek'e rastlanmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, toplanan kanıtlar ve benimsenen bilirkişi raporlarına göre, davalının sebepsiz zenginleştiği gerekçeleriyle, davanın kısmen kabulüne, anılan meblağın temerrüt faiziyle tahsiline karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
Dava, TTK.nun 730/14. bendi yollaması ile çeklerde de uygulanması gereken ve aynı Yasanın 644. maddesinde düzenlenmiş bulunan sebepsiz zenginleşme davasıdır.
Davacı vekili, müvekkili bankanın alacağına karşılık, dava dışı M Ta
vukçuluk A.Ş.den ciro yolu ile aldığı çek'i kaybettiğini, çek hakkında iptal da
vası açarak bu yönde karar aldırdığını ve ancak alacağını henüz alamadığını
ileri sürerek, bu dava ile alacağına kavuşmak istemektedir.
TTK.nun 564. vd. maddelerinde kıymetli evrakın kaybı nedeniyle alınacak iptal kararının hükümleri düzenlenmiş olup, bu yasa hükmüne göre, iptal kararının esasen, hak sahipliğinin teşhisi bakımından bir fonksiyonu bulunmaktadır. Bu kararın maddi hukuk bakımından bir etkisi yoktur. Çek'e dayalı hakkın varlığına ve kapsamına ve hatta tasarruf yetkisine de etkisi yoktur. Hatta iptal kararı, tek başına, davacının alacaklı olduğunu dahi göstermez.
iptal kararının yukarıda açıklanan hüküm ve sonuçlarına göre, davacının, çek ortada yok iken keşideciye karşı açtığı bu davanın dinlenilmesi mümkün değildir. TTK.nun 644. maddesinde düzenlenen bu dava, çeke dayalı müracaat hakkı düşmüş olan hamilin, keşideci ile kendisi arasında, ke-şideci ile lehdar arasındaki gibi çek'e dayalı bir temel borç ilişkisi bulunmadığından, ancak davasını münhasıran çeke dayanarak açabileceği bir davadır. Bu dava ile TTK.nda düzenlenen kıymetli evraka ek bir koruma, hamiline ek bir başvuru hakkı getirilmiştir.
Davanın açıklanan bu niteliğine göre, keşideciye karşı açılan bu davanın dinlenebilmesi için, çek'in ortada olması yada keşideci tarafından çek'in varlığının kabul edilmiş olması gerekir. Davalı, dava dışı lehdar ile aralarındaki ilişkinin varlığını kabul ediyor ise de çek'in varlığını başından beri kabul etmemektedir. Bunun da çek'in varlığını kabul etme şeklinde kabul edilmesine imkan yoktur. O halde davacı, aralarında temel borç ilişkisi bulunmayan keşideciye karşı bu davayı açamaz. Yalnızca çek'i kendisine ciro eden ieh-dara karşı, aralarındaki temel borç ilişkisine dayalı olarak bir dava açabilir.
Bu durumda mahkemece, davanın reddine karar vermek gerekirken, yazılı gerekçelerle kabulüne karar verilmesi doğru olmamıştır.
Sonuç: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, davalı yararına (BOZULMASINA) ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 26.4.2005 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
İçtihat:
Hukuk Forumlarından Seçmeler
  • [Sorumluluk hukuku] Dijital Sağlık ve Yasal Düzenlemeler: Bitkisel Ürünlerin Online Satışı 
  • 01.05.2025 13:12
  • 2. küçük dairemde kira artış anlaşmazlığı 
  • 29.04.2025 15:42
  • Sözleşmede anarak whatsapp yazışmalarının yasal bildirim kanalı ilan edilmesi. 
  • 29.04.2025 00:17
  • Sözleşmedeki "görüş alınarak" ifadesi, görüşü alınan tarafa eylemi engelleme hakkı verir mi? 
  • 29.04.2025 00:03
  • [Babalık davaları] Evlat edinilen çocukların eski baba adı değişimi hk. 
  • 27.04.2025 11:06


    Yeni Mevzuat

  • KDV Filo Kiralama Şirketleri (Fleetcorp) Borçlarını Devir ALan Varlık Yönetim Şirketleri 

  • Filo Kiralama Şirketlerinin Borçlarının Varlık Yönetim Şirketlerine Devri Halinde KDV 

  • Trafik kazasında kusuru olmayan alkollü sürücüye kasko hasarı ödenir 

  • Keşide tarihinin tahrif edildiği ve ibraz sürelerinin geçtiği çekler Borçlu olunmadığının Tespiti 

  • İkinci Nesil İnternet Sitelerinin Hukuki Statüsü 




  • YARGITAY KARARLARI :
    İçtihat Arama motoru anasayfa   2007   2006   2005   2004   2003    2002    2001    2000   1999    1998    1997    1996   1995   1994   1993    1992    1991    1990    1989    1988    1987    1986    1985    1984    1983    1982    1981    1980    1979    1978    1977    1976    1975    1974    1973    1927-1972

    Diğer Bölümlerimiz +
    Tüm Hukuki NET forumları + Hukuki Portal + Hukuk Haberleri + Sözleşme ve dilekçe örnekleri + Mevzuat ve bilimsel incelemeler + Hukukçu Blogları + Avukat ilanları + Videolar + Linkler + Ansiklopedi ve Sözlük +

    İçtihat Arşivi  Eski içtihat dizini