 |
T.C.
YARGITAY
11. Hukuk Dairesi
E: 2002/4990
K: 2002/6559
T: 25.6.2002
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
818/m.21
Taraflar arasında görülen davada Kocaeli Asliye 4.Hukuk Mahkemesince verilen 6.3.2002 tarih ve 1999/620-2002/97 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi duruşmalı olarak davalı vekili tarafından istenmiş olmakla, duruşma için belirlenen 25.6.2002 günde davacı avukatı Mehmet Akgül ile davalı avukatı Zeki Yıldam gelip, temyiz dilekçesinin de süresinde verildiği anlaşıldıktan ve duruşmada hazır bulunan taraflar avukatları dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakılmıştı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi Verda Çiçekli tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
KARAR : Davacı vekili, müvekkili şirkete ait dersanenin davalı sigorta şirketine deprem ve yanardağ patlaması ek klozlu yangın poliçesi ile sigortalı olduğunu, anılan klozlarda sigortalı üzerinde bırakılan rizikonun %0, tenzili muafiyet sınırının da, %0 olarak belirlendiğini, 17.8.1999 tarihinde meydana gelen depremde rizikonun gerçekleştiğini, ekspertiz raporu ile mahkemece yapılan tesbit raporundaki hasar miktarlarının farklı olduğunu, buna karşın davalı şirketin ekspertiz raporundaki hasar miktarından %20 koasürans ve %5 muafiyet indirimi yaptıktan sonra, müvekkilinin müzayaka halinde olmasından yararlanarak teklif edilen ( 50.000.000.000 ) lirayı kabul etmemesi halinde ödeme yapmayacağını bildirdiğini, müvekkilin bu teklifi gabin halinde kabul ettiğini ve ertesi gün davalıya ihbar çektiğini, davalı sigortacının poliçe kapsamında olmasına karşın iş ve kira kaybını ödemediği gibi, koasürans ve muafiyet indirimini haksız yaptığını ileri sürerek gabin nedeniyle imzalanan mutabakatnamenin iptali ile, toplam ( 44.706.000.000 ) liranın davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davanın mutabakatname ile kendilerini ibra ettiğini, koasürans ve muafiyet oranlarının sehven %0 olarak yazıldığını, iş kaybı ve kira kaybının deprem klozunda yer almadığın, primin de, koasürans ve muafiyet oranları dikkate alınarak tahsil edildiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, taraflarca sunulan kanıtlar ve yaptırılan bilirkişi incelemelerine göre, davacının dersane işleten bir tacir olduğu, meydana gelen depremin 7.4 şiddetinde olması büyük hasara yol açtığı, davacının elde ettiği sürekli ve düzenli geliri deprem neticesinde bir anda kaybettiği, bankalarla olan kredi ilişkisi nedeniyle sıkıtı içine girdiği, psikolojik ve iktisadi müzayaka içine düştüğü, BK.nun 21 nci maddesindeki gabin olgusunun gerçekleştiği, poliçe üzerindeki %0 koasürans ve %0 tenzili muafiyetin deprem ve yanardağ püskürmesi ek klozunda geçerli olması gerektiği, bunların sehven yazıldığı savunmasının geçerli sayılmayacağı, iş ve kira kaybının poliçe kapsamında olduğu, davacının bunlardan dolayı toplam ( 41.412.500.000 ) lira talep edebileceğinin tesbit edildiği gerekçesiyle, davanın gabin iddiasının kabulü ile ibranamenin iptaline, ( 41.412.000.000 ) liranın davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına ve poliçede özel şartların poliçenin eki olduğu konusunda bir kayıt taşımaması karşısında davalı vekilinin yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddi ile kararın onanması gerekmiştir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davalı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, 250.000.000 lira duruşma vekillik ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, aşağıda yazılı bakiye 1.676.275.000 lira temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 25.6.2002 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.