 |
T.C.
YARGITAY
11. Hukuk Dairesi
E: 2002/3252
K: 2002/5047
T: 21.5.2002
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
6762/m.119
1086/m.38
Taraflar arasında görülen davada İstanbul Asliye 9. Ticaret Mahkemesi'nce verilen 14.12.2000 tarih ve 1999/388-2000/1284 sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi duruşmalı olarak davalı Neşe vekili tarafından istenmiş olmakla, duruşma için belirlenen 21.5.2002 günde davalı asil Neşe gelip davacı avukatı ve diğer davalı avukatları tebligata rağmen gelmediğinden temyiz dilekçesinin de süresinde verildiği anlaşıldıktan ve duruşmada hazır bulunan taraf dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakılmıştı. Dava dosyası için tetkik hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
KARAR : Davacı vekili, müvekkiline ait ve davalı Neşe'nin acenteliğini yaptığı davalı şirkete kasko poliçesi ile sigortalı aracın trafik kazasında uğradığı hasardan doğan sigorta tazminatının ödenmediğini ileri sürerek 2.361.652.500.- TL.'sının faiziyle davalılardan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı H. Sigorta A.Ş. vekili, prim peşinatının olay tarihinde ödenmediğini savunarak davanın reddini istemiştir.
Diğer davalı vekili, müvekkiline husumet yöneltilemeyeceğini ve taksitlerin davacı kusuru yüzünden geç ödendiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, toplanan deliller ve yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucuna göre, davacının prim peşinatını olaydan önce davalı acenteye ödediği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, 2.070.000.000.- TL.'sının faiziyle davalılardan tahsiline karar verilmiştir.
Kararı, davalı Neşe vekili temyiz etmiştir.
Dava, sigorta sözleşmesinden doğan yükümlülüğünün ifasını sağlamaya yönelik olarak, kasko sigorta bedelinin, sigorta şirketi ve acenteden tahsili istemine ilişkindir. Sigorta ettiren tarafından, H. Sigorta şirketine ve onun acentesi olan davalı Neşe'ye karşı doğrudan hasım gösterilmek suretiyle açılmıştır. Acentenin eylem ve işlemlerinden doğan bir zarar dava konusu olmadığına ve acentenin temsil etmesi gereken sigorta şirketi zaten davalı olarak gösterildiğine göre, mahkemece, T. Ticaret Kanununun 119/2. madde ve fıkrası uyarınca acenteye karşı ancak müvekkiline izafeten dava açılabileceği, kaldı ki asil davada taraf olduğuna göre temsilciye husumet yöneltilemeyeceği gözetilerek, bu davalı hakkında açılan davanın pasif dava ehliyeti ( davalı sıfatı ) yokluğu nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken davaya devamla yazılı şekilde hüküm tesisi yerinde görülmediğinden kararın bu nedenle davalı Neşe yararına bozulması gerekmiştir.
SONUÇ : Yukarda açıklanan nedenlerle davalı Neşe vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davalı Neşe yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, davacı avukatı tebligata rağmen duruşmaya gelmediğinden vekillik ücreti taktirine yer olmadığına, 21.5.2002 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.