 |
T.C.
YARGITAY
11. Hukuk Dairesi
E: 2002/2488
K: 2002/6519
T: 24.6.2002
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
- KOOPERATİF AİDAT BORCUNUN TAHSİLİ ( Temerrüt Faiz Oranı )
- TEMERRÜT FAİZ ORANI ( Kooperatif Aidat Borcunun Tahsilinde )
- FAİZ ORANI ( Kooperatif Aidat Borcunun Tahsilinde )
- TAKİP BORCUNUN FAZLA ÖDENMİŞ OLMASI ( Fazla Ödenen Miktarın İadesi )
- FAZLA ÖDEMENİN İADESİ ( Takip Borcunun Fazla Ödenmiş Olması Nedeniyle )
2004/m.40,67
1163/m.17
DAVA : Taraflar arasında görülen davada Konya 2.Sulh Hukuk Mahkemesince verilen 23.1.2002 tarih ve 2001/1563-2002/96 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi Salih Çelik tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
KARAR : Davacı vekili, 17.6.2001 tarihli kooperatif genel kurulunda, tapu masrafları ve diğer giderler için Haziran ayından itibaren 5 ay süre ile aylık 100 milyon liradan toplam 500 milyon lira ödeme yapılmasına karar verildiğini, davalının Haziran ve Temmuz ayını ödememesi üzerine başlatılan takibin itiraz üzerine durduğunu ileri sürerek, itirazın iptalini ve %40 icra inkar tazminatının tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı, Haziran aidatını ödediğini, Temmuz aidatını da havale ettiğini ancak davacının tahsil etmeyip iade ettiğini, savunmuştur.
Mahkemece, iddia savunma, toplanan kanıtlar ve benimsenen bilirkişi raporu doğrultusunda, davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararı, davalı temyiz etmiştir.
1-Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Dava, kooperatif aidat borcunun tahsili için başlatılan takibe itirazın iptali istemine ilişkindir.
Takip talebinde, işlemiş ve işleyecek temerrüt faizi oranı % 20 olarak gösterilmiş olup, gerek bu talepnamede dayanılan, gerekse yargılama sırasında verilen delil listesinde bildirilen, davacı kooperatif tasfiye kurulunun 27.7.2001 tarihli kararında, aidatlardan %20 oranında temerrüt faizi alınmasına karar verilmiştir. Davacının takip talebinde ve delil listesinde dayandığı genel kurul toplantı tutanaklarında, bu yönde alınmış bir karar bulunmamaktadır. Nitekim, hükme esas alınan bilirkişi raporunda da, temerrüt faizinin ancak genel kurul kararları ile belirlenebileceği, tasfiye kurulunun aldığı kararda belirlenen faiz oranının uygulanamayacağı bildirilmiştir. Ne var ki, bilirkişi raporunda kamu alacaklarına uygulanan temerrüt faizi oranlarına göre işlemiş faiz hesabı yapılmış ve mahkemece de bu miktar hükme esas alınmıştır. Davalı temyiz dilekçesinde, 1992 yılında yapılan genel kurul toplantısında kararlaştırılan aylık %10 temerrüt faizi oranı dışında bir oranın hiçbir zaman belirlenmediğini ileri sürmüştür. Davalı, takibe itirazında ve yargılama sırasındaki savunmalarında borca itiraz etmiş olmakla, temerrüt faizi oranına da itiraz etmiş sayılması gerekmekte olup, davacı vekilinin aksi yöndeki görüşünü içeren 21.12.2001 tarihli dilekçesindeki yanıtında isabet bulunmamaktadır.
Bu durumda, mahkemece, aylık %10 temerrüt faizi oranından daha yüksek oran belirleyen bir genel kurul kararı varsa davacı tarafa ibraz ettirilmek, yok ise %10 orana göre bilirkişiden alınacak ek rapora göre işlemiş faiz miktarı belirlenmek sonucuna göre karar verilmek gerekirken, eksik incelemeye dayalı olarak yazılı şekilde hüküm tesisi, doğru olmamıştır.
Hüküm tarihi ile temyiz tarihi arasında icra müdürlüğünce hesaplanan ve temyize ekli belge ile davalının ödediği anlaşılan takip borcunun, yargılama sonunda fazla olarak ödendiğinin ortaya çıkması halinde, davalının bu fazla miktarın iadesini İİK.nun 40.maddesi uyarınca icradan talep hakkı bulunmakta olup, takip borcunun ödenmesi kararın açıklanan yönlerden bozulmasına engel oluşturmamaktadır.
SONUÇ : Yukarıda ( 1 ) nolu bentte açıklanan nedenle, davalının diğer temyiz itirazlarının reddine, ( 2 ) nolu bentte açıklanan nedenle, temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davalı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 24.6.2002 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.