 |
T.C.
YARGITAY
11. Hukuk Dairesi
E: 2001/9492
K: 2002/1148
T: 12.2.2002
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
6762/m.117,119
Taraflar arasında görülen davada Mersin Asliye Ticaret Mahkemesi'nce verilen 15.6.2001 tarih ve 2000/675 - 2001/303 sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi duruşmalı olarak davacı vekili tarafından istenmiş olmakla, duruşma için belirlenen 12.2.2002 günde davacı avukatı Ayfer Aysun ile davalılar avukatı Kerem Muradi gelip, temyiz dilekçesinin de süresinde verildiği anlaşıldıktan ve duruşmada hazır bulunan taraflar avukatları dinlenildikten sonra, duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakılmıştı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi Verda Çiçekli tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
KARAR : Davacı vekili, müvekkiline taşıma poliçesi ile sigortalı akrilik iplik emtiasının Mersin'den Cezayir'e taşınmak üzere konteynerlere konulup m/v Dubai Trader gemisine yüklendiğini ancak geminin Tauro yakınlarında karaya oturduğunu, müşterek avarya ilan edildiğini ve yükün avarya dışpaşörü tarafından gemiden tahliye edildiğini, hasar bedelinin sigortalıya ödendiğini ileri sürerek, ( 13.906.935.951 ) TL.nin davalılardan rücuan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı B. Line vekili, müvekkilinin konteyner acentesi olup, gemi donatanı ve işleticisinin acentesi olmadığını, bu nedenle kendilerine husumet yöneltilemeyeceğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma ve toplanan kanıtlara göre, Mersin Liman Başkanlığı'ndan gelen yazıda D. Trader gemisinin acentasının A. Ltd.Şti.olduğunun anlaşıldığı, davacı konişmentoyu davalının imzaladığını iddia etmiş ise de, Liman Başkanlığı yazısına göre, davalının husumet itirazının yerinde bulunduğu gerekçesiyle, ( 1 ) No'lu davalı hakkındaki davanın atiye terkine, ( 2 ) No'lu davalı hakkındaki davanın husumet nedeniyle reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dava, taşıma sigortası poliçesinden kaynaklanan alacağın rücuen tahsili istemine ilişindir.
Davalı B. Line acentası A. M. Ltd.Şti. vekili, müvekkilinin donatan ya da taşıyıcının acentası olmayıp, konteyner acentesi bulunduğunu ve kendisine husumet düşmeyeceğini savunmuştur.
TTK.nun 117/2.2. ve 119/2.nci maddeleri uyarınca acentenin aracılıkta bulunduğu veya aktettiği mukavelelerden doğan uyuşmazlıklardan dolayı ilgili kişilerin, acente aleyhine ( müvekkili namına ) dava açması mümkün bulunmaktadır.
Bundan maksat, Türkiye Cumhuriyeti içinde merkez veya şubesi olmayan ticari işletmelerin takip ve dava edilmesindeki zorluğu ortadan kaldırmak ve hak sahibinin Türkiye'de mukim acenteden hakkını olmasına olanak tanımaktır. Bu nedenle, ülkemiz içinde merkez veya şubesi olmayan yabancı işletmeler nam ve hesabına ülke içinde arızi de, olsa, işlemlerde bulunanlar hakkında dahi, vekil edeni adına dava açılabilmesi olanaklıdır.
Dava dosyası incelendiğinde, taşımaya esas olan 25.10.1999 tarihli konişmentonun Türkçe tercümesine rastlanmamıştır.Ancak orijinal nüshasında davalı acentenin adı mevcutur.
Şu halde mahkemece, öncelikle konişmentonun tercüme ettirilmesi ve A. M. Ltd.Şti.nin davalı taşımacının acentesi sıfatıyla konişmentoyu imzalayıp imzalamadığının belirlenmesi bundan sonra uyuşmazlığın yukarıda anılan yasa hükümleri çerçevesinde çözümlenmesi gerekirken, Liman Başkanlığı'ndan gelen yazı esas alınarak eksik inceleme ile davanın husumetten reddi doğru görülmemiş ve kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle, kararın davacı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 250.000.000 TL. vekillik ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, 12.2.2002 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.