 |
T.C.
YARGITAY
11. Hukuk Dairesi
E: 2001/9291
K: 2002/1254
T: 18.2.2002
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
2004/m.67
6762/m.3
3095/m.2
Taraflar arasında görülen davada Adana Asliye 2. Hukuk Mahkemesi'nce verilen 14.11.2000 tarih ve 1998/645-2000/820 sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili ile davalılar Ömer Kaleağasıoğlu ve Abdulkadir Kütük vekilleri tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi Ahmet Susoy tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
KARAR : Davacı vekili, müvekkili şirkete ait havai hatlara davalıların maliki, sürücüsü ve zorunlu trafik sigortacısı oldukları aracın hasar verdiğini, hasar bedelinin tahsili amacıyla girişilen takibe ise davalılar tarafından itiraz edildiğini ileri sürerek, davalıların takibe vaki itirazlarının iptali ile takibin devamına, % 40 inkar tazminatının davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı Ömer vekili, müvekkilince davacıya ait tesislere hasar verilmediğini savunmuştur.
Davalı sigorta şirketi vekili, poliçeye kayıtlarında rastlanamadığını bildirmiştir.
Diğer davalı davaya cevap vermemiştir.
Mahkemece iddia,savunma ve itibar edilen bilirkişi raporuna nazaran,davalının hasarın meydana gelmesinde 6/8 oranında kusurlu olduğu,kusur oranına göre 405.831.750 TL ödemek zorunda oldukları gerekçesiyle,bu miktara yönelik davalılar itirazlarının iptali ile takibin 405.831.750 TL'nin olay tarihinden itibaren işleyecek yasal oranda temerrüt faiziyle birlikte tahsiline olanak sağlayacak şekilde devamına,inkar tazminatı isteminin reddine karar verilmiştir.
Karar,davalılar işleten ve sürücü vekili ile davacı vekilince temyiz edilmiştir.
1- Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre,davalılardan Abdülkadir Kütük vekilinin tüm, davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-Dava, davacı tesislerine verilen zararın zarar sorumlularından tahsili amacıyla girişilen takibe yapılan itirazların iptali istemine ilişkin olup, böyle bir davanın dinlenebilmesi, her şeyden önce İ.İ.K'nun 67/1. maddesi uyarınca süresinde açılmış bir davanın varlığına bağlıdır. Davalılardan Ömer tarafından takibe yapılan itirazın davacı vekiline tebliğ tarihi 9.7.1997 olup, davanın ise 18.8.1998 tarihinde açılmış olması karşısında, davanın 1 yıllık hak düşürücü süresinde açılmadığı gözetilerek, Ömer aleyhine açılan davanın reddine karar verilmesi gerekirken, bu davalı açısından dahi davanın esasına girişilmesi hatalı olmuştur.
3-Davacı vekilinin temyizine gelince, Davacı Türk Telekom A.Ş tacir olup TTK.nun 3. maddesi uyarınca bu müesseseyi ilgilendiren fiil ve işlerin ticari iş sayılmasına ve kaldı ki davalının da tacir olmasına ve ayrıca 3095 sayılı yasanın 2. maddesinin 3. fıkrasında "arada sözleşme olmasa bile, ticari işlerde temerrüt faizi, T.C. Merkez Bankası'nın kısa vadeli krediler için öngördüğü reeskont faiz oranına göre istenebileceği" belirtilmiş olmasına göre,4489 sayılı yasa ile yapılan değişikliklerde dikkate alınarak, olayda istem gibi,olay tarihinden 31.12.1999 tarihine kadar reeskont,bu tarihten itibaren avans oranında temerrüt faizinin tahsiline olanak sağlayacak şekilde takibin devamına karar verilmesi gerekirken,hatalı gerekçe ile bu istemin reddi doğru olmamış ve kararın açıklanan nedenle davacı yararına bozulması gerekmiştir.
SONUÇ : Yukarda ( 1 )nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı Abdülkadir vekilinin tüm,davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, ( 2 )numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı Ömer, ( 3 )numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın BOZULMASINA, aşağıda yazılı bakiye 17.000.000 lira temyiz ilam harcının temyiz eden davalılardan alınmasına, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz eden davacıya iadesine, 18.2.2002 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.