 |
T.C.
YARGITAY
11. Hukuk Dairesi
E : 2001/4819
K : 2001/7450
T : 8.10.2001
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
Taraflar arasında görülen davada Ankara Asliye 18.Hukuk Mahkemesi'nce verilen 15.12.2000 tarih ve 2000/478-752 sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi Ali Orhan tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkile ait işyerini kiralayan davalının 19.730.604.640 lira kira bedelini ödemediğini ileri" sürerek, bu miktarın fatura tarihinden itibaren ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı vekili, gerek genel yetki kuralı gerekse sözleşmenin 17.maddesi gereğince yetkili mahkemenin İstanbul Ticaret Mahkemeleri olduğunu, davanın esas açısından da reddi gerektiğini , savunmuştur.
Mahkemece, davalının ikametgahının İstanbul olması ve sözleşmenin 1 7. maddesinde belirlenen yetki kuralı gereğince İstanbul Mahkemelerinin yetkisinin kabul edildiği gerekçesiyle dava dilekçesinin yetkisizlik nedeniyle reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dava, kira sözleşmesinden kaynaklanan alacak istemine ilişkindir. Mahkemece, davalının ikametgahının İstanbul'da olduğu gibi. kira sözleşmesinin 1 7. maddesi gereğince de çıkacak uyuşmazlıklar açısından yetkili mahkemenin İstanbul Mahkemeleri olduğunu belirlendiği gerekçe gösterilerek yetkisizlik kararı verilmiştir.
Taraflar arasındaki kira sözleşmesine konu olan taşınmaz Ankara İli sınırları içindedir. Bu nedenle sözleşmenin yerine getirilme yerinin de Ankara olduğu kuşkusuzdur
HUMK.nun 10. maddesi gereğince, sözleşmeden kaynaklanan uyuşmazlıklarda davanın sözleşmenin ita yerinde de görülebileceği belirtilmiştir. Yetki sözleşmesi ile yasal olarak yetkili olan özel ve genel yetkinin ortadan kaldırılması mümkün değildir. Bu durumda davalının yetki itirazının reddedilerek, işin özüne girilmesi gerekir iken, yazılı gerekçeyle verilen yetkisizlik kararının bozulması gerekmiştir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine. 8.10.2001 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.