Hukuki.NET

T.C.
YARGITAY
11. Hukuk Dairesi
E: 2001/431
K: 2001/2884
T: 6.4.2001

Yargıtay içtihatları bölümü

Yargıtay Kararı

 


 
  • KURUCU İNTİFA SENEDİ SAHİBİNİN GİZLİ KAR PAYI DAĞITIMI KARARININ İPTALİ
  • DOĞMAMIŞ HAK
Karar özeti: Davacı, davalı anonim şirketin, kar payının dağıtılmaması kararının alınmasından sonra, şirket anasözleşmesi hükümlerine göre, dağıtılmamasına karar verilen bakiye kar payının sermaye artırımına gidilerek kullanıldığını ve bu miktar karşılığı bedelin şirket otlaklarına bedelsiz hisse senedi olarak dağıtıldığını ileri sürerek, bu kararın fiili dağıtım olacağını ve bu şekilde kurucu intifa senedi sahiplerinin kar payının ortadan kaldırılacağını öne sürerek kar payı alacağının tahsilini istemiştir. Oysa dava tarihinde henüz, gizli kar dağıtımı konusunda alınmış bir karar bulunmadığından davanın reddine karar verilmelidir.
(6762 s. TTK. m. 298)
Taraflar arasında görülen davada (Adana Asliye Ticaret Mahkemesi)nce verilen 04.10.2000 tarih ve 1998/1554-2000/645 sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü.
Davacı vekili, müvekkilinin davalı anonim şirket tarafından çıkarılan 200 adet kurucu pay senedinden 10 adedinin sahibi olduğunu, şirket anasözleşmesinin 36. maddesine göre, kazancın zorunlu ihtiyatlar ve 1. tertip temettü ayrıldıktan sonra kalanının %10'unun kurucu pay senedi sahiplerine ödenmesi gerekir iken, 1996 yılı bilançosunda şirket aktiflerinde bulunan iştirak hisselerinin satışından elde edilen, kazanç ve emisyon primi karı ile 1996 yılı cari dönem karının olağanüstü ihtiyatlara ayrılıp, sonra da sermayeye eklenmek ve hissedarlara bedelsiz pay vermek suretiyle ortaklara fiilen kar dağıtıldığını, böylece müvekkilinin kurucu pay karşılığı kar almasının engellendiğini ileri sürerek, 5.123.160.550.-TL kurucu kar payı ile 5.074.600.000.-TL faizi olmak üzere toplam 10.197.760.550.-TL.nın faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı vekili, davacının 1991-1997 yılları arasında şirketin deneticisi olduğunu, alacağına dayanak yaptığı 1996 yılına ait genel kurula katılmasına rağmen alınan kararlar hakkında iptal davası açmadığını, dava konusu edilen kazancın, emisyon primi ile şirkete ait iştiraklerin satışından elde edilen gelirin gerçekte kar olmayıp, şirket içi kaynaklarının kullanılması olduğunu, bu nedenle TTK.nun 298. maddesinde belirtilen kar kavramına girmediğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, toplanan kanıtlar ve alınan ikinci bilirkişi raporuna itibar edilerek, davacının denetçi sıfatıyla genel kurul kararının iptalini istemediği, dava konusu edilen alacağın şirkete ait iştiraklerin satışından elde edilen gelirler ve emisyon primi ile ilgili olduğu bu gelirlerin TTK.nun 298. maddesinde belirtilen kar kavramına girmediği bu nedenle davacının kar payı isteminin yersiz olduğu gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Her ne kadar davalı anonim şirket genel kurul kararının iptali için dava açılmamış olması, bu kararla bağlı olmayan sözleşmesel hak sahibi kurucu pay senedi sahiplerinin kar payını talep etmelerine engel teşkil etmesi mümkün değil ise de, üç kişilik uzman bilirkişiden oluşan kurulca yapılan değerlendirmede belirtildiği gibi, davalı ortaklığın sahibi olduğu iştirak hisseleri satışından elde edilen kazanç ile emisyon primleri, ortaklara dağıtılması gereken gerçek anlamda kar payı olmadığından, yerel mahkemenin bu gerekçeyle davanın reddine karar vermesi yerindedir.
Ayrıca, dava dilekçesinde dağıtılması gereken kar kapsamında olduğu belirtilerek istemde bulunan 1996 yılı bilançosunda dönem karı olarak gösterilen 321.720.924.533.-TL bakımından ise; söz konusu 1996 yılı dönem karı genel kurul kararı ile fevkalade ihtiyat olarak ayrılmışsa da ayrılan bu fevkalade ihtiyatların ana sermayeye eklenerek hissedarlara bedelsiz hisse senedi verilmesine dair verilmiş bir genel kurul kararı da yoktur.
Gerek TTK.nun 298. maddesi, gerekse şirket anasözleşmesi hükümlerine göre, kar payı dağıtılmasına karar verilmesi halinde kurucu intifa senedi sahiplerine de kar payı tahakkuk ettirileceği ve dolayısı ile ancak bu koşulun gerçekleşmesi ile bu tür pay sahiplerinin şirketten kar payı talep etmelerinin mümkün hale gelebileceği anlaşılmaktadır.
Bu durum karşısında, davalı şirketin 1997 yılı genel kurulunda 1996 yılına ait bilançonun kabulü sebebiyle, anasözleşmenin 33. maddesinde belirtilen paralar ayrıldıktan sonra ortaklara kar dağıtılmamasına karar verilmesi ve bu karın anasözleşmenin 33/son maddesine göre, olağanüstü yedek akçeye ayrılmasında ilke olarak yasa ve anasözleşmeye aykırılık yoktur.
İlke bazında, kurucu intifa hisse senedi sahiplerinin kar payı talep edebilmeleri için kar payının şirketçe dağıtılmış olmasına karar verilmiş olması bir ön koşul olarak kabul ediliyorsa da, doktrinde de benimsendiği üzere, kurucu intifa hisse senedi sahiplerin kar payı dağıtım koşulları gerçekleştiği halde şirketçe, bu tür pay sahiplerine sözleşmesel haklarının kasıtlı olarak verilmemesi veya şirket yöneticilerinin kasıtlı tasarrufları ile bu haklarının zedelenmesi halinde gerek şirkete, gerekse yöneticilerin kişisel sorumluluklarına dayanılarak bunlar aleyhine genel hükümlerden doğan dava haklarını kullanabileceklerini ve bu şekilde yoksun bırakıldıkları kar paylarını dava yolu ile isteyebilecekleri kabul edilmektedir. (Bkz. Prof. Dr. H. Domaniç, Anonim Şirketler ve Uygulaması. TTK. Şerhi II. Cilt. İst. 1988 Sh. 1084 vd., Dr. Ö. Teoman, Anonim Ortaklıklarda İntifa Senetleri, İst. 1978. Sh. 237.)
Ne varki davacı, dava dilekçesinde davalı şirketin kar payının dağıtılmaması kararının alınmasından sonra anasözleşmenin 33/son maddesine göre dağıtılmamasına karar verilen bakiye kar payının sermaye artırımına gidilerek kullanıldığını ve bu miktar karşılığı bedelin şirket ortaklarına bedelsiz hisse senedi olarak dağıtıldığını ileri sürerek, bu kararın fiili kar dağıtım olacağını ve bu şekilde kurucu intifa senedi sahiplerinin kar payının ortadan kaldırılacağını ileri sürerek kar payı alacağının tahsilini istemiştir.
Oysa, dava tarihinde henüz bu konuda alınmış bir karar yoktur. Diğer bir deyişle, gizli kar dağıtımı kararı dava tarihinde henüz alınmış değildir. Bu nedenle 1996 yılı dönem karı ile ilgili talep bakımından zamansız açılmış bulunan davanın reddine karar verilmiş olması bu yönden doğru görülmekte ve sırf bu gerekçe ile sınırlı olmak üzere kararın onanmasına karar vermek gerekmiştir.
Sonuç: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün (ONANMASINA), oybirliğiyle 06.04.2001 tarihinde karar verildi.
 
İçtihat:
Hukuk Forumlarından Seçmeler
  • [Sorumluluk hukuku] Dijital Sağlık ve Yasal Düzenlemeler: Bitkisel Ürünlerin Online Satışı 
  • 01.05.2025 13:12
  • 2. küçük dairemde kira artış anlaşmazlığı 
  • 29.04.2025 15:42
  • Sözleşmede anarak whatsapp yazışmalarının yasal bildirim kanalı ilan edilmesi. 
  • 29.04.2025 00:17
  • Sözleşmedeki "görüş alınarak" ifadesi, görüşü alınan tarafa eylemi engelleme hakkı verir mi? 
  • 29.04.2025 00:03
  • [Babalık davaları] Evlat edinilen çocukların eski baba adı değişimi hk. 
  • 27.04.2025 11:06


    Yeni Mevzuat

  • KDV Filo Kiralama Şirketleri (Fleetcorp) Borçlarını Devir ALan Varlık Yönetim Şirketleri 

  • Filo Kiralama Şirketlerinin Borçlarının Varlık Yönetim Şirketlerine Devri Halinde KDV 

  • Trafik kazasında kusuru olmayan alkollü sürücüye kasko hasarı ödenir 

  • Keşide tarihinin tahrif edildiği ve ibraz sürelerinin geçtiği çekler Borçlu olunmadığının Tespiti 

  • İkinci Nesil İnternet Sitelerinin Hukuki Statüsü 




  • YARGITAY KARARLARI :
    İçtihat Arama motoru anasayfa   2007   2006   2005   2004   2003    2002    2001    2000   1999    1998    1997    1996   1995   1994   1993    1992    1991    1990    1989    1988    1987    1986    1985    1984    1983    1982    1981    1980    1979    1978    1977    1976    1975    1974    1973    1927-1972

    Diğer Bölümlerimiz +
    Tüm Hukuki NET forumları + Hukuki Portal + Hukuk Haberleri + Sözleşme ve dilekçe örnekleri + Mevzuat ve bilimsel incelemeler + Hukukçu Blogları + Avukat ilanları + Videolar + Linkler + Ansiklopedi ve Sözlük +

    İçtihat Arşivi  Eski içtihat dizini