 |
T.C.
YARGITAY
11. Hukuk Dairesi
E: 2001/3250
K: 2001/5288
T: 11.06.2001
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
Taraflar arasında görülen davada Beyoğlu Asliye 2.Ticaret Mahkemesinin 15.12.2000 tarih ve 2000/83-481 sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi davacı ve davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olan dosyası için Tetkik Hakimi Ahmet Susoy tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve içerisindeki dilekçe layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkili şirket tarafından nakliye rizikolarına karşı sigortalı camın davalıların taşıyıcısı ve CMR sigortacısı oldukları Türkiye-Yunanistan taşıması sırasında hasarlandığını ileri sürerek, 3.942.875.734 TL alacağın faiziyle birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı taşıyıcı vekili, davaya cevabında, hasarın yükleme ve istif sonucu oluştuğunu gönderen tarafından yapılmış olması nedeniyle taşıyıcının sorumlu tutulamayacağını ve davanın reddini savunmuştur.
Davalı sigorta vekili, davacının ödeme yapmasına mesnet sigorta poliçesinin nakliyeye ilişkin olduğu,davaya konu sevkiyata CMR hamule senedi düzenlenmemiş taşımanın yurt içi taşıma olduğunu gösterdiğini ,CMR sigorta poliçesinin taşıyıcının taşımalardan kaynaklanan mesuliyetini üstlendiğini dolayısıyla husumet yokluğundan hakkındaki davanın reddinin gerekeceği, poliçede 1000 DM tenzili muafiyet öngörüldüğü teminat altına alınması gereken miktardan gönderenin müterafik kusuru oranında indirim gerektiğini belirterek davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, dosyadaki kanıtlar ve bilirkişi raporuna nazaran davalı tarafından yüke, ambalajına ve istifine bir çekince konulmadığı bu haliyle yüklemenin ve isitifin yapıldığına dair bir kanıta rastlanamadığı, olayda 1000 DM tenzili muafiyet uygulanması gerekçesiyle,davanın kısmen kabulü ile 3.150.985.834 TL tazminatın faiziyle birlikte davalıdan tahsiline,fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiştir.
Karar, davacı vekili ile davalı sigorta şirketi vekilince temyiz edilmiştir.
1-Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan
delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, göre davalı sigorta şirketi vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Ancak, mahkemece hükme dayanak alınan bilirkişi raporunda, abonman sözleşmesine atfen
spesifik poliçede malların fatura değerinin sigorta bedeli olarak kabul edileceğinin poliçeye
kaydedildiği, bunun TTK'nun 1311.ve matufu 1345/1.maddesine uygun bir işlem olduğu, böylece poliçeye kayıtlı 4.041.018.628 TL'sı sigorta bedelinin fahiş olmadığı belirtilerek zararın belirlenmesinde bu miktarın esas alındığı anlaşılmaktadır. Öncelikle poliçede yer alan bu kayıt sözleşmenin tarafları için geçerli olup, davalı CMR sigortacısı, ancak sigortalısı ne ile sorumlu tutulabilirse onunla sorumludur. Taşıyıcının sorumluluğuna gelince,davaya konu taşıma ilişkisinin uluslar arası bir taşıma olmasından dolayı, zararın belirlenmesinde Türkiye'ninde taraf olduğu CMR Konvansiyonu'nun hasar miktarının belirlenmesine ilişkin hükümlerinin dikkate alınması gerekirken,poliçedeki kayda istinaden zararın belirlenmesi doğru olmamıştır. Bu durumda mahkemece yapılacak iş, CMR Konvansiyonunda yer alan zarar miktarının tespitine ilişkin hükümler gözetilmek suretiyle, gerektiğinde bilirkişi incelemesi yaptırılarak oluşacak sonuç çerçevesinde bir karar verilmesi gerekirken hatalı değerlendirme sonucu yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiştir.
3-Davacı vekilinin temyizine gelince, CMR sigorta poliçesinde yer alan 1000 DM tutarındaki
muafiyet, davalı sigortacı yararına konulmuş bir hüküm olup, taşıyıcı durumunda bulunan T. Uluslararası Taş.San.ve Tic.A.Ş'nin bu muafiyetten yararlanması imkanı bulunmadığından, onun hakkında dahi bu muafiyetin tenzili suretiyle karar tesisi yanlış olmuş ve kararın açıklanan nedenle davacı yararına bozulması gerekmiştir.
SONUÇ:Yukarda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı sigorta vekilinin sair temyiz
itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı sigorta şirketi, (3) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davacı ile davalı sigorta yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 11.6.2001 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.