 |
T.C.
YARGITAY
11. Hukuk Dairesi
E : 2001/265
K : 2001/2033
T : 19.03.2001
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
Taraflar arasında görülen davada Ankara Asliye l.Ticaret Mahkemesi'nce verilen 12.10.2000 tarih ve 2000/129 - 2000/465 sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi Verda Çiçekli tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkili şirketin davalının Moskova'da inşa ettirilecek Türk Ticaret Merkezi A.Ş. ihalesine iştirak çağrısına muhatap olduğunu, müvekkili şirketin bu çağrı uyarınca, gereken tüm inceleme ve araştırmayı bitirip, projeyi hazırladığını, proje ve teklifin davalıya tesliminden sonra bekleme sürecine girildiğini, ancak ihalenin dava dışı E... A.Ş. ne verildiğini, E... A.Ş.nin hazırladığı projenin uygulanamayacağı anlaşılınca, müvekkil şirketin projesi örnek alınmak suretiyle proje yapılmasının önerildiği ve anılan şirkete müvekkil şirket projesiyle aynı sayılacak derecede benzer proje hazırlamasına izin verildiği, davalının eyleminin eşit durumdakilere farklı şartlar ileri sürerek ayrımcılık yapmak suretiyle hakim durumunun kötüye kullanıldığı, ayrıca hüsnüniyet kaidelerine aykırı bir şekilde elde ettiği veya öğrendiği imalat veya ticaret sırlarından haksız yere faydalanmak veya onları başkalarına yaymak suretiyle haksız rekabete yol-açtığını ileri sürerek, 40.000 USD maddi zarar ile 90.000 USD yoksun kalınan karın davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, müvekkili şirket merkezinin İstanbul'da olması nedeniyle davanın İstanbul'da açılması gerektiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma ve toplanan kanıtlara göre, dava tarihinde davalı şirket merkezinin İstanbul'da olduğunun anlaşıldığı, dava akte aykırılık nedeniyle oluşan zararın istemine ilişkin ise de. tazminat isteği götürülecek bir borç niteliğinde olmadığından HUMK.nun 10 ncu ve BK.nun 73 ncü maddesinin uygulanamayacağı ve davanın davalının ikametgahı mahkemesinde görülmesi gerektiği gerekçesiyle, mahkemenin yetkisizliğine karar verilmiştir.
Karar:, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dava. tazminat alacağının tahsili istemine ilişkindir.
Davacı vekili, davalının açtığı ihaleyi müvekkiline vermemesi diğer bir deyişle ihale sözleşmesinin müvekkili ile imzalanmaması nedeniyle uğradığı zararın tazminini istemektedir. Bu
durumda tararlar arasında bir sözleşmenin varlığından sözedilemez.
Davacı taraf, verdiği projenin davalı tarafça taklit edilmesinin sağlandığını, kendisine haksız rekabet yapılmasına neden olunduğunu, hakim durumun kötüye kullanıldığını ileri sürdüğüne göre, bir haksız fiil olgusuna dayanıldığının kabulü gerekir. HUMK.nun 21 nci maddesinde, haksız fiilden kaynaklanan davalarda haksız fiilin işlendiği yer mahkemesi de, yetkili olduğuna ve ihale öncesi hazırlıklar ile davacının ihale projesini teslimi davalının eski ikametgah yeri olan Ankara'da yapıldığına göre, mahkemece davalının yetki itirazının reddi ile işin esası hakkında bir karar verilmek gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş ve kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, kararın davacı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 19.03.2001 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.