 |
T.C.
YARGITAY
11. Hukuk Dairesi
E: 2000/922
K: 2000/1475
T: 24.02.2000
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
Taraflar arasındaki davanın Akhisar Asliye 1. Hukuk Mahkemesinde görülerek verilen 23.9.1999 tarih ve 1998/124-1999/292 sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi duruşmalı olarak davacı vekili tarafından istenmiş olmakla duruşma için belirlenen 8.2.200O günde taraf avukatları tebligata rağmen gelmediğinden tetkikatın evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve dava dosyası için Tetkik Hakimi Seyfi Çizmeci tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin "Ziraat Traktörlerinin Genel yapısını Bozmayan Dar bir Alanda Büyük Hız Düşürmeyi Sağlayan Parçalar" başlığını taşıyan buluşunu Türk Patent model siciline 17.2.1997' tarihinde kayıt ettirerek patent hakkını aldığını, davalının bu mekanik sistemi 3. kişilerden satın alarak kullandığını ve kendisinin de ürettiğini, böylece patent konusu hakka tecavüz ettiğini ileri sürerek 551 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'nin 48.maddesi gereğince patentten doğan haklara tecavüzün önlenmesine, davalının bu üretimde kullandığı araç ve gereçlere el konulmasına, imhasına, 3.000.000.000 TL maddi ve 5.000.000.000 TL manevi tazminatın ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, müvekkilinin, bu bulusun davacıya ait olduğunu yeni öğrendiğini ve bundan haberi olmaksızın Mesut adlı şahıstan bir adet aldığını ve arızalı çıkınca iade ettiğini, davacının yeni bir buluş olduğunu iddia ettiği mekanizmayı üretmediğini, aynen taklit etmeyip değişik tiplerini imal ettiğini, davacının bir zararının da doğmadığını savunarak
davanın reddini istemiştir.
Mahkemece iddia, savunma ve dosyadaki kanıtlara, tanık anlatımlarına göre, davacının buluşunun, tescili için 17.2.1997 tarihinde başvurduğu ve Patent Enstitüsünce 21.10.1998 tarihinde Patent Bülteninde ilan edildiği, davalının, buluşun kullanıldığı mekanizmayı ilandan önce yani 10.3.1998 tarihinde imal ettiği ve bu tarihte davacının henüz patent sahibi olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
551 sayılı Patent Haklarının Korunması Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin 166.maddesi yollaması ile aynı KHK.nın 136.maddesinin son fıkrasında aynen "patent başvurusu bu Kanun Hükmünde Kararnamenin 55.maddesine göre yayınlandığı takdirde,
başvuru sahibi, buluşa vaki tecavüzlerden dolayı hukuk ve ceza davası açmaya yetkilidir. Tecavüz eden, başvurudan veya kapsamından haberdar edilmiş ise, başvurunun yayınlanmış olmasına bakılmaz. Tecavüz edenin kötüniyetli olduğuna mahkeme tarafından hükmolunursa, yayından önce de tecavüzün varlığı kabul edilir" denilmiştir.
Mahkemece, bu madde hükmün çerçevesinde inceleme ve değerlendirme yapılarak karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde eksik inceleme ile karar verilmesi doğru görülmemiş ve kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcının isteği halinde temyiz edene iadesine, taraf vekilleri duruşmaya gelmediğinden vekillik ücreti takdirine yer olmadığına, 24.02.2000 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.