 |
T.C.
YARGITAY
11. Hukuk Dairesi
E: 2000/9167
K: 2001/646
T: 30.1.2001
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
Taraflar arasındaki davanın Osmaniye Asliye Hukuk Mahkemesi'nce görülerek verilen
4.7.2000 tarih ve 1999/349-2000/713 sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi duruşmalı olarak davalı vekili tarafından istenmiş olmakla duruşma için belirlenen 20.1.2001 günde taraf avukatları tebligata rağmen gelmediğinden tetkikatm evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra, temyiz dilekçesinin de süresinde verildiği anlaşıldıktan ve dava dosyası için Tetkik Hakimi Yaşar Arslan tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin 10.2.1995 tarihinde ortaklığının kabul edildiği davalı
kooperatifçe 31.12.1997 tarihinde inşaatın bitirilerek konutun teslim edileceği taahhüt edildiği halde inşaata yeni başlandığını, kura sonucu müvekkiline isabet eden dairenin teslim edilmediğini ileri sürerek, ödenen aidat toplamı (1.965.000.000) TL ile dairenin zamanında teslim edilmemesinden dolayı yoksun kalınan kira geliri ve maliyet farkından oluşan (4.535.000.000) TL olarak zarar toplamı (6.500.000.000) TL nın 31.12.1997 tarihinden itibaren yasal temerrüt faiziyle birlikte davalı kooperatiften tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı taraf, davaya cevap vermemiştir.
Mahkemece, celbedilen kooperatif kayıtlarına, sunulan kanıtlara, yapılan keşfe ve bilirkişi
raporuna dayanılarak, davacının aidat olarak ödediği (1.965.000.000) TL ile inşaatın maliyet bedeli ile piyasa (rayiç) değeri arasındaki fark olan (1.038.134.500) TL zararını isteyebileceği gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile (3.003.134.500) TL'nın 31.12.1997 tarihinden itibaren yasal temerrüt faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
Kararı, hükümden sonra tayin edilen davalı vekili temyiz etmiştir.
Dava, davalı kooperatifçe yaptırılan konutun geç teslim edildiği iddiası ile davacı ortağın
açtığı aidat bedellerinin iadesi ve geç teslimden dolayı uğranılan zararın tazmini istemine ilişkindir.
Mahkemece, konutların 31.12.1997 tarihinde teslimi gerekirken teslim edilmediği sonucuna
varılarak, davacı ortağın yaptığı tüm aidat ödemelerinin iadesine ve konutlardan her birinin dava tarihindeki maliyet bedeli ile rayici arasındaki farkın davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
Her şeyden önce, kooperatif ortaklığı devam eden davacının ödediği aidat ve diğer davalı
haklarını talep etmesi 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu'nun 17 nci maddesine göre mümkün
olmadığından, kooperatif ortağı davacının bu isteminin kabulü yasaya aykırı bir karar olduğundan bozulması gerekmiştir.
Öte yandan, davacı tarafça davalı kooperatifin yaptırdığı konutların kesin bir tarihte tesliminin
taahhüt edildiğine ilişkin geçerli bir genel kurul kararı veya sözleşmenin varlığı iddia ve ispat
edilmediğine göre, diğer talep kaleminin dahi reddi gerekirken, davacı vekilinin bu talebinin
dayandırdığı olgulardan tamamen farklı olarak konutun dava tarihindeki inşaat maliyet bedeli ile piyasa değeri arasındaki farktan bahisle davacı tarafça ileri sürülmeyen bir zarar kalemi yaratılarak hüküm altına alınması da doğru görülmemiş, kararın bu yönden de bozulması icap etmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile
kararın davacı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, taraf vekilleri tebligata rağmen gelmediğinden vekillik ücreti takdirine yer olmadığına, 30.1.2001 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.