 |
T.C.
YARGITAY
11. Hukuk Dairesi
E: 2000/8999
K: 2000/9226
T: 23.11.2000
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
Taraflar arasındaki davanın Ankara Asliye 3.Ticaret Mahkemesince görülerek verilen
4.5.2000 tarih ve 1999/377-2000/269 sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi duruşmalı olarak davalı vekili tarafından istenmiş olmakla duruşma için belirlenen 21.11.2000 günde davacı avukatı Hatice ile davalı avukatı Aytekin gelip, temyiz dilekçesinin de süresinde verildiği anlaşıldıktan ve duruşmada hazır bulunan taraflar avukatları dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakılmıştı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi Ömer Özdemir tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkili" adına 2.10.1998 tarihinde rüçhan hakkı talepli olarak yapılan
endüstriyel tasarım tescili başvurusunun, başvuru formunda "kamuya sunuluş tarihinin bilinmediği, bilahare bildirileceği" şeklindeki ifadenin belge noksanlığı sayılmak suretiyle, rüçhan hakkının düştüğünden bahisle işlemlerin rüçhansız yürütüleceğine ilişkin karar alındığını, başvuruya 21.8.1998 tarihinde kesinlik kazandırıldığını, yapılan İtirazların reddedildiğini ileri sürerek, endüstriyel tasarım tescilinde rüçhan hakkının düştüğü yolunda tesis edilen davalı işlemlerinin iptalini, tescil başvurusunun uluslararası başvuruya dayalı rüçhan haklı olarak tescilinin gerekli olduğunun ve sicilin buna göre düzeltilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili, rüçhan hakkının 6 ay içinde kullanılması gerektiğini, sadece beyanın yeterli
olmadığı, başvurunun belgenin ibraz edildiği tarihte kesinleşeceğini, davacının başvurusunun da belgenin ibraz edildiği tarihte kesinleştirildiğini ileri sürerek davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna göre, 554 sayılı KHK'nın 31 .maddesinde
rüçhan hakkının başvuru tarihi itibariyle kesinleşeceğinin öngörüldüğü, başvuru formunda yer alan "Kamuya Sunuluş Tarihi" bilgisinin belirleyici mahiyette olmadığı ve noksanlık sayılamayacağı, sadece bilgi talebi niteliğinde olduğu, anılan maddenin ikinci fıkrasında rüçhan hakkı belgesinin veya tasdikli tercümesinin 3 ay içinde verilmemesi halinde rüçhan hakkının düşeceğine dair hüküm dışında bir unsura yer verilmediği, yönetmeliklerle bu maddenin amacına aykırı düzenlemenin 554 sayılı KHK'nın ve Paris Sözleşmesinin Stokholm metninin 4.maddesinin D/l,3,4.bent hükümlerine aykırılık teşkil edeceği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan
delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına ve dava konusu tasarıma ilişkin rüçhan hakkı ile ilgili başvuru bakımından 554 sayılı KHK'mn
29.maddesinde özel bir düzenleme olmadığı gibi, normal tasarım tescili ile ilgili 26.madde ve ilgili yönetmeliğin 12.maddesinde süresinde yapılan rüçhan hakkı tescili bakımından bu maddelerde yer almayan bir unsur olan "kamuya sunulma" belgesinin sonradan tamamlanmış olması karşısında davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı davalı vekilinin bütün temyiz itirazlarının
reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, 2.080.000 lira temyiz ilam
harcından peşin harcın mahsubu ile temyiz edenden alınmasına, 100.000.000 lira duruşma vekillik ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine, 23.11.2000 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.