 |
T.C.
YARGITAY
11. Hukuk Dairesi
E: 2000/6549
K: 2000/8431
T: 31.10.2000
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
- KOOPERATİF GENEL KURUL KARARININ İPTALİ ( Batıl ve iptal edilebilir kararlar )
- BATIL VE İPTAL EDİLEBİLİR KARARLAR ( Koop. Genel Kurulu )
- HAK DÜŞÜRÜCÜ SÜRE ( İptal edilebilir Koop. Genel Kurul kararı )
- KURA ÇEKİMİNİN İPTALİ ( Daha önceden ek iş yaptıranın hakkı )
1163/m.53
DAVA VE KARAR : Taraflar arasındaki davanın Malatya 3. Asliye Hukuk Mahkemesince görülerek verilen 19.2.2000 tarih ve 1999/715-2000/82 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi taraf vekilleri tarafından istenmiş olmakla temyiz dilekçesinin de süresinde verildiği anlaşıldıktan dava dosyası için Tetkik Hakimi Harun Kara tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:
YARGITAY 11. HUKUK DAİRESİ KARARI:
Davacı, ortağı olduğu davalı kooperatifin 1.8.1999 tarihli genel kuruluna çağrının usulsüz olduğunu maliyet değer tesbiti yapılmayan konutların keyfi olarak dağıtılmasına karar verildiğini, gündemde olmayan hususların görüşüldüğünü, yönetim kurulu üyeleri ve bazı ortakların kendilerine imtiyaz ve menfaat sağladığını, bu hususların yasa, ana sözleşme, iyiniyet kurallarına aykırı olduğunu ileri sürerek, genel kurul kararlarının mutlak butlan ile batıl olduklarının tesbitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevabında, davanın bir aylık hak düşürücü sürede açılmadığını, çağrıların usulüne uygun olup, alınan kararlarda yasa ve anasözleşmeye aykırılık bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia ve savunmaya, toplanan delillere, bilirkişi raporuna nazaran, 1.8.1999 tarihli kooperatif genel kurulununda ve gündemin 8.2 nci maddesinde, "daha önceden ek iş yaptıran, ancak, bu konutu başka ortağa tahsis edilenlerle ilgili olarak, yapılan iş değerinin tesbiti ile ilgili belirlemenin açıkça yasaya aykırı olduğu, bunun koşullarının yasa ile belirlendiği, bu itibarla, alınan kararın butlan ile malul olduğu, diğer dava konusu taleplerin ise iptal edilebilirlik sebebi olup, 1 aylık hak düşürücü sürede bu davanın açılmadığından dinlenme olanağının bulunmadığı gerekçesi ile, davanın kısmen kabulüne, 1.8.1999 tarihli Genel Kurul Gündemi'nin 8.2.nci maddesinde alınan kararın mutlak butlan nedeni ile iptaline karar verilmiştir.
Karar, davacı ve davalı vekilince temyiz edilmiştir.
1- Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde Usul ve Yasa'ya aykırı bir yön bulunmamasına göre mümeyyiz davacının yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2- Davalı kooperatif vekilinin temyiz itirazlarına gelince; dava, kooperatif genel kurul kararlarının butlan ile batıl olduklarının tesbitine ilişkindir. Davalı kooperatif yönetim kurulunca kur'a yoluna gitmeksizin konutların dağıtılması yönündeki önceki kararının mahkemece iptal edildiği ve bu kararın kesinleştiği uyuşmazlık dışıdır. Bunun üzerine, dava konusu yapılan 1.8.1999 tarihli Genel Kurul'da ve Gündemin 8 nci maddesinde bu husus yeniden görüşülmüş ve bu defa konutların ortakların istekleri doğrultusunda dağıtılmasına uyuşma sağlanamaz ise kur'a yoluna başvurulmasına, bu arada, önceden yapılan ( mahkemece daha evvel iptal edilen ) tahsis nedeni ile ortaklar konutlarına masraf yapmış ise, bu masrafların, Bayındırlık birim fiyatları esas alınarak serbest inşaat mühendisi vasıtasıyla tespit ettirilmesine ve bu hususta yönetim kuruluna yetki verilmesine karar verilmiştir.
Her ne kadar, mahkemece, konutlara yapılan şahsi masrafların talep edilmesinde izlenecek prosedürü belirleyen genel kurul kararının, kişilerin hak arama özgürlüğünü kısıtlayıcı olduğu gerekçesi ile batıl olduğu sonucuna varılmış ise de, ileride çıkacak muarazaları önlemek bakımından, kooperatifin en üst organı olan genel kurulca, gerektiğinde ortakların birbirlerine ödeyecekleri tazminatın hangi usul ve esaslarda olacağının belirlenmesi, hak arama özgürlüğünün ihlali kapsamında değerlendirilemez. Böyle bir karar, olsa olsa iptal edilebilir bir karar niteliğinde olup, bildiği halde genel kurula katılmayan ve hak düşürücü 1 aylık sürede dava açmayan davacının böyle bir iddia ve davasının dinlenebilme olanağı yoktur.
Bu durumda mahkemece, davacının bu talep ve davasının dahi reddine karar vermek gerekirken, aksine düşünce ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamıştır.
SONUÇ : Yukarıda ( 1 ) nolu bentte yazılı nedenlerle mümeyyiz davacının tüm temyiz itirazlarının reddine, ( 2 ) nolu bentte açıklanan nedenlerle kararın davalı kooperatif yararına ( BOZULMASINA ), oybirliğiyle karar verildi.