 |
T.C.
YARGITAY
11. Hukuk Dairesi
E: 2000/5845
K: 2000/8427
T: 31.10.2000
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
- GEMİ ADAMI
- KURTARMA / YARDIM ÜCRETİ
Karar Özeti: Davacıları istihdam eden Türk-Deniz işletmesinin Anasözleşmesinde, "Türk ve yabancı denizlerde gemi kurtarma ve yardım işlemi yapma"nın da, açıkça sayılmış olması ve dolayısıyla, verilen kıırtarma - yardıın hizmetlerinde görevlendirilemeyeceğine ilişkin aksine bir düzenlemenin bulunmaması karşısında, davacılar kurtarma / yardım ücreti talep edemezler.
(6762. s. TTK. m. 1230/son)
Taraflar arasındaki davanın (Beyoğlu Asliye 1. Ticaret Mahkemesi)nce görülerek verilen 9.5.2000 tarih ve 1999/40-2000/203 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi duruşmalı olarak davacılar vekili tarafından istenmiş temyiz dilekçesinin de süresinde verildiği anlaşıldıktan sonra dava dosyası için tetkik hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacılar vekili, müvekkillerinin Türkiye Denizcilik İşletmeleri A.Ş (TDİ)'de hizmet sözleşmesi ile çalışan gemi adamı olduklarını, Malta bayraklı S.... S.... gemisinin İstanbul Limanı'nda maruz kaldığı deniz tehlikesinden kurtarılması için davalı müdahalesinin yetersiz kalması üzerine davacıların çalıştığı liman römorkörlerinden yardım talep edildiğini, sonuçta gemi ve yükün kısmen hasar ile kurtarıldığını, ancak, davalının kurtarma ve yardımı tek başına gerçekleştirmiş gibi davranarak tahsil ettiği kurtarma yardım ücretinden, kurtarma yardım amacına tahsisli olmayan gemilerde çalışan gemi adamlarının paylarını ödemediğini ileri sürerek, TTK.nun 1230. maddesi gereğince pay cetveli tanzimine ve şimdilik (5.000.000.000) TL nin reeskont faizi ile tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevabında, S.... S.... gemisine verilen kurtarma yardım hizmetleri sırasında davacıların gemi adamı olarak çalıştıklarını römorkörlerden de yardım talep edildiğini, müvekkili tarafından TDİ'ne kiralanmış bulunan gemi ve römorkörlerin yardım hizmetine katıldığını, ancak, davalı işletme yanında ve kiranında kurtarmaya katılan gönüllülük esasına dayanmayan gemi ve romorkörlerdeki personelin kurtarılan gemiden tahsil edilen kurtarma - yardım ücretinden pay talep edemeyeceklerini, kira sözleşmeleri özel şartlarında da bu durumun açıklandığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Davalı yanında müdahale dilekçesi veren TDİ vekili, anasözleşme gereği ve bu amaç ile bulundurulan gemi ve römorkörlerin verdikleri kurtarma-yardım hizmeti nedeniyle gemi personelinin kurtarma ve yardım hizmet ücreti isteyemeyeceklerini savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia ve savunmaya, toplanan delillere, bilirkişi raporuna nazaran, TTK.nun 1230/son maddesi hükmü gereğince, kurtarma veya yardım işlerinin bu maksada tahsis edilmiş olan gemi veya römorkör tarafından yapılmış olması durumunda gemi adamlarının kurtarma-yardım işlerinin bu maksada tahsis edilmiş olan gemi veya gemi adamı oldukları gemi ve römorkörlerin davalı tarafından kiralama ve ters kiralama suretiyle kurtarma / yardım hizmetinde kullanıldığı, bu itibarla, davalının kullandığı gemi ve römorkörlerin kurtarma/yardım işlerine tahsis edilmiş olduğunun kabulü gerektiği, dolayısıyla gönüllülük unsurunun da gerçekleşmediğinden davacıların TTK.nun 1230/son maddesi hükmü gereğince kurtarma/yardım ücreti talep edemeyecekleri gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacılar vekili temyiz etmiştir.
Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına ve davacıları istihdam eden TDİ'nin Anasözleşmesinin işletmenin görevlerini belirleyen 3/C maddesinde; "Türk ve yabancı denizlerde gemi kurtarma ve yardım işlemi yapma"nın da açıkça sayılmış olması ve dolayısıyla verilen kurtarma yardım hizmetlerinde görevlendirilemeyeceğine ilişkin aksine bir düzenlemenin bulunmaması karşısında, davacılar vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
Sonuç: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı davacılar vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün (ONANMASINA), 2.080.000 lira temyiz ilam harcından peşin harcın mahsubu ile temyiz edenden alınmasına, 100.000.000 lira duruşma vekillik ücretinin davacılardan alınarak davalıya verilmesine, 31.10.2000 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.