 |
T.C.
YARGITAY
11. Hukuk Dairesi
E: 2000/4950
K: 2000/5909
T: 19.06.2000
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
Taraflar arasındaki davanın İzmir 2.Asliye Ticaret Mahkemesince görülerek verilen 8.11.1999 tarih ve 1998/2315-1999/998 sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dava dosyası için Tetkik Hakimi Salih Çelik tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin 28.6.1998 tarihinde keşide ettiği 1.662.124.144 lira bedelli çekin, 30.6.1998 tarihinde davalı bankaya ibraz edildiğinde karşılığı yoktur kaşesi vurulduğunu, oysa ibraz tarihinde hesabında 1.801.168.000 lira olduğunu, bankanın gerekli özeni göstermeden işlem yaptığını, ayrıca müvekkilin hesabında 25.6.1998 den itibaren 706.168.998 lira para bulunduğunu, bankanın bu hatalı işlemi nedeniyle, çek tazminatı, faiz, sigorta primi gecikme zammı olmak üzere 446.022.636 lira ödemek zorunda kaldığını ileri sürerek 446.022.636 liranın davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, dava konusu çekin kendilerine Takas Odası aracılığıyla ibraz edildiğini, ibrazında karşılığı olmayan çekin arkasına Takas Odasına karşılıksız kaşesinin vurulduğunu, Takas Odasınca ibraz edilen çeklerle ilgili işlemlerin 14.00'e kadar yapıldığını, ibraz günü saat 14.00 te çekin tam karşılığının, bulunmadığını, olayda müvekkilinin kusuru bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma ve toplanan kanıtlara göre, yaptırılan bilirkişi incelemesinde, 29.6.1998 tarihinde keşide edilen çekin bedelinin keşide tarihinde tam olarak bulunması gerektiği, ancak çek bedelinin 30.6.1998 tarihinde saat 14.45.41'de hesaba iki kalemde yatırılan meblağlarla tamamlandığının anlaşıldığı, bu durumda davacının gerekli özen ve dikkati göstermediği, çekin takas odasınca ibraz edildiği ve davalı bankanın takas odası mevzuatı gereği ihmal ve kusurunun bulunmadığının saptandığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
Karan, davacı vekili temyiz etmiştir.
Davacı vekili, dava dilekçesinde, dava konusu çekin kısmen karşılığının bulunduğu halde davalı bankanın TTK.nun 695/2 nci maddesi hükmüne aykırı davranarak kısmi ödemeyi yapmadığını ileri sürmekte, davalı banka ise, kısmı ödemenin çek hamili tarafından kabul edilmediği için Takas Odası'nca çeke karşılıksızlık şerhi verildiğini savunmaktadır.
Mahkemece, hükme dayanak yapılan bilirkişi raporunda ise, takas çeklerinde hamil tarafından kısmi ödeme kabul edilse bile Takas Odası'nca kısmı ödemenin yapılmasının mümkün olmadığı belirtilmiş takat bu uygulamanın yasal dayanakları açıklanmamıştır.
Bu durum karşısında mahkemece, ilgili Takas Odası Yönetmeliği dosyaya ibraz ettirilerek ve şayet bu uygulamanın başkaca yasal veya idari dayanakları ve bu arada hamilin kısmi ödemeyi kabul etmediğine ilişkin savunma dayanakları da davalı bankadan istenildikten sonra, bu işlemin TTK.695/2 ile 3617 sayılı Çek Kanununun 4,5,6 ve 8 ncı maddeleri çerçevesinde yemden değerlendirilerek, hesapta bulunan kısmı para açısından davacının davalıdan dava konusu tazminatı talep edip, edemeyeceği hükme bağlanması gerekirken, eksik inceleme ve yetersiz bilirkişi raporuna dayanılarak yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davacı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 19.06.2000 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.