 |
T.C.
YARGITAY
11. Hukuk Dairesi
Esas No : 2000/4704
Karar No : 2000/6136
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
Taraflar arasındaki davanın Mersin Asliye Ticaret Mahkemesince görülerek verilen 25.6.1999 tarih ve 1998/1328-1999/368 sayılı kararınYargıtay'ca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dava dosyası için Tetkik Hakimi Ali Orhan tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü.
Davacı vekili, davalının dava dışı P... İnş.Ltd.Şti.nin müvekkil bankadan kullandığı kredinin müşterek borçlu ve müteselsil kefili olduğunu, 4.9.1997 tarihi itibariyle borç bakiyesinin 1.051.824.268 TL dava ve BSMV'nin ise 64.371.628 TL olmak üzere 2.403.628.472 TL olduğunu ileri sürerek bu miktarın asıl alacağa %165 temerrüt faizi uygulanmak üzere davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı vekili, asıl borçlu şirket yerine kefil olan müvekkile doğrudan husumet yöneltilemeyeceğini, davacı bankanın kredi teminatı olarak rehin edilen araç üzerindeki rehni kaldırması nedeniyle borcun ve müvekkilin sorumluluğunun kalmadığını ileri sürerek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna göre, bankaca araç üzerindeki rehnin kaldırılmış olmasına rağmen, kredi borcunun tamamen kapatılmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
Davacı banka 23.10.1996 tarihli Bireysel kredi borçlanma ve rehin sözleşmesi ile P... İnş.Ltd.Şti.ne kredi kullandırmış borçluya ait 33 B 5920 plakalı aracı rehin almıştır. Davalı M...'da kredi sözleşmesini müteselsil kefil sıfatıyla imzalamıştır. Davacı banka, 30.4.1997 tarih 207 sayılı yazısı ile borcu kalmadığından rehin işleminin kaldırılmasını istemiş ve rehin kaldırılmıştır.
BK.nun 500/1.maddesine göre alacaklı, kefaletten dolayı tahakkuk eden borcun temini için kefalet sözleşmesinden önce yada sonra elde ettiği her türlü teminatı kefillerin zararına olarak azaltmaması gerekir. Aksi halde teminatı azalttığı oranda kefile karşı sorumlu olur. Zira alacaklıya ödemede bulunan borçlu teminatların kendisine verilmesini talep etmesi halinde o alacaklı bu teminatları kefile vermek zorundadır. (B.K.499) somut olayda, davacı banka, kredi sözleşmesini ortadan kaldırarak ödeme yapacak olan kefilin durumunu ağırlaştırmıştır. Bu durumda, banka azalan teminat oranında kefile başvurma hakkını yitirmiştir. Mahkemece, BK.nun 499 ve 500.maddeleri hükümleri gözetilerek bir karar verilmesi gerekir iken, yazılı gerekçeyle davanın kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davalı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 29.6.2000 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.