Hukuki.NET

T.C.
YARGITAY
11. Hukuk Dairesi
E: 2000/4618
K: 2000/5754
T:  19.6.2000

Yargıtay içtihatları bölümü

Yargıtay Kararı

 


 
  • HAKSIZ REKABET
  • YETERSİZ BİLİRKİŞİ RAPORU
Karar Özeti: Tasarımlanan ve tescil ettirilen üçlü kanepenin, davalı tarafça taklit edilerek üretilip satışa sunulması nedeniyle açılan haksız rekabetin ortadan kaldırılması ve tazminat istemine ilişkin davada, hükme dayanak alınan bilirkişi raporunun, tüm kanıtların dosyaya celbi üzerine yapılmış bir inceleme olmadığı anlaşılmaktadır. TPE'den, hükümsüzlüğüne karar verilmesi istenen tasarım tesciline ait tüm tescil dosyası getirtilerek, teknik bilirkişilerin, ağırlıklı olduğu bir bilirkişi kurulundan, denetlenmeye elverişli rapor alınmak suretiyle, oluşacak sonuç çerçevesinde bir hüküm kurulması gerekir.
[KHK. -554 s. (24.6.1995 Ta.) m. 5, 6, 7, 43]
Taraflar arasındaki davanın (Kadıköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi)nce görülerek verilen 17.12.1999 tarih ve 1998/1615-1006 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dava dosyası için tetkik hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkili tarafından tasarımlanarak endüstriyel tasarım tescil belgesi alınmış üçlü kanepenin davalıca taklit edilerek üretilip satışa sunulmuş olması nedeniyle iltibas ve haksız rekabetin ortadan kaldırılmasını, (100.000.000) TL. maddi ve (500.000.000) TL. manevi tazminatın faiziyle birlikte davalıdan tahsilini, kararın ilanını talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili davaya cevabında, davacının tescil başvurusuna yapılan itirazın enstitü tarafından her iki tarafın tasarım şekilleri arasında belirgin farklılık bulunduğundan bahisle reddedildiğini, gerçekte de davacı üçlü kanepesi ile müvekkili tarafından üretilen koltukların birbirine benzemediğini, davanın reddini savunmuş, karşılık davasında ise, davacı (k. davalı) tasarımının yenilik özelliği ve ayırtedici niteliklere sahip olmayıp, kamuya mal olmuş nitelikte bulunduğunu ileri sürerek söz konusu tasarım tescilinin iptali ile 100.000.000 TL. maddi ve (500.000.000) TL. manevi tazminatın davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Mahkemece iddia, savunma, dosyadaki kanıtlar ve bilirkişi raporuna nazaran, her iki taraf modelinin de dış ve iç piyasada sıradan ve özgürlüğü olmayan çok eski bir geçmişe sahip olduğu ve birbirine benzemediği gerekçesiyle asıl davanın reddine, karşı dava yönünden davacı (k. davalı)nm T. Patent Enstitüsünün 27.3.1998 tarih ve 4360 sayılı endüstriyel tasarım tescilinin hükümsüzlüğüne, davalı (k. davacı)nın tazminat istemlerinin reddine karar verilmiştir.
Karar, davacı (k. davalı) vekilince temyiz edilmiştir.
Dava, davacı tarafından tasarımlanan ve tescil ettirilen üçlü kanepenin davalıca taklit edilerek, üretilip satışa sunulması nedeniyle açılan iltibas ve haksız rekabetin ortadan kaldırılması ile tazminat istemine ilişkindir
Mahkemece, 21.10.1999 tarihli bilirkişi raporuna dayanılarak, davacının 4360 nolu tescilli tasarımının özgünlük taşımadığı ve 554 sayılı KHK.nin 5, 6, 7. maddelerinde aranan yeni ve ayırt edici niteliğe haiz bulunmadığı, 554 sayılı KHK.nun 43. maddesi uyarınca hükümsüzlüğünün talep olunabileceği gerekçeleriyle asıl davanın reddine, karşı davanın kabulü ile endüstriyel tasarım tescilinin hükümsüzlüğüne karar verilmiş ise de, hükme dayanak alman bilirkişi raporunun tüm kanıtların dosyaya celbi üzerine yapılmış bir inceleme olmadığı anlaşılmaktadır. Gerçekten de, T. Patent Enstitüsü'nden davaya konu 4360 sayılı tasarım tesciline ait tüm tescil dosyasının dosyaya getirtilerek bundan sonra dava dosyasının teknik bilirkişilerin ağırlıklı olduğu , bir bilirkişi kurulana sevkedilerek, denetlemeye elverişli rapor alınmak suretiyle oluşacak sonuç çerçevesinde bir hüküm tesis edilmesi gerekirken, mahkemece yetersiz incelemeye davalı ve denetime elverişli bulunmayan bilirkişi kurulu raporu doğrultusunda hüküm tesisi doğru görülmemiş ve kararın açıklanan nedenle bozulması gerekmiştir.
Sonuç: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı (k. davalı) vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davacı (k. davalı) yararına (BOZULMASINA), ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 19.6.2000 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
 
 
İçtihat:
Hukuk Forumlarından Seçmeler
  • [Sorumluluk hukuku] Dijital Sağlık ve Yasal Düzenlemeler: Bitkisel Ürünlerin Online Satışı 
  • 01.05.2025 13:12
  • 2. küçük dairemde kira artış anlaşmazlığı 
  • 29.04.2025 15:42
  • Sözleşmede anarak whatsapp yazışmalarının yasal bildirim kanalı ilan edilmesi. 
  • 29.04.2025 00:17
  • Sözleşmedeki "görüş alınarak" ifadesi, görüşü alınan tarafa eylemi engelleme hakkı verir mi? 
  • 29.04.2025 00:03
  • [Babalık davaları] Evlat edinilen çocukların eski baba adı değişimi hk. 
  • 27.04.2025 11:06


    Yeni Mevzuat

  • KDV Filo Kiralama Şirketleri (Fleetcorp) Borçlarını Devir ALan Varlık Yönetim Şirketleri 

  • Filo Kiralama Şirketlerinin Borçlarının Varlık Yönetim Şirketlerine Devri Halinde KDV 

  • Trafik kazasında kusuru olmayan alkollü sürücüye kasko hasarı ödenir 

  • Keşide tarihinin tahrif edildiği ve ibraz sürelerinin geçtiği çekler Borçlu olunmadığının Tespiti 

  • İkinci Nesil İnternet Sitelerinin Hukuki Statüsü 




  • YARGITAY KARARLARI :
    İçtihat Arama motoru anasayfa   2007   2006   2005   2004   2003    2002    2001    2000   1999    1998    1997    1996   1995   1994   1993    1992    1991    1990    1989    1988    1987    1986    1985    1984    1983    1982    1981    1980    1979    1978    1977    1976    1975    1974    1973    1927-1972

    Diğer Bölümlerimiz +
    Tüm Hukuki NET forumları + Hukuki Portal + Hukuk Haberleri + Sözleşme ve dilekçe örnekleri + Mevzuat ve bilimsel incelemeler + Hukukçu Blogları + Avukat ilanları + Videolar + Linkler + Ansiklopedi ve Sözlük +

    İçtihat Arşivi  Eski içtihat dizini