 |
T.C.
YARGITAY
11. Hukuk Dairesi
E: 2000/420
K: 2000/3837
T: 04.05.2000
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
Taraflar arasındaki davanın Ankara 5.Asliye Ticaret Mahkemesince görülerek verilen 21.10.1999 tarih ve 1997/405-1999/576 sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi duruşmalı olarak taraf vekilleri tarafından enmiş olmakla duruşma için belirlenen 2.5.2000 günde davacı avukatı Zeki Tavşancıl gelip davalı avukatı tebligat rağmen gelmedi temyiz dilekçesinin de süresinde verildiği anlaşıldıktan ve duruşmada hazır bulunan taraf avukatı dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakılmıştı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi Seyfi Çizmeci tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin kooperatif ortaklığından iki kez haksız olarak ihraç edildiğini, bu aşamada konutların dağıtımı için çekilen kuraya çağrılmadığını ve kendisine konut tahsis edilmediğini diğer ortakların konutlarını 1993 yılından beri kullandıklarını, müvekkilinin geçen bu sürede konuttan faydalanamadığını ileri sürerek bu konutun müvekkiline tahsisisini bu mümkün olmazsa 5.000.000.000 liranın ve kıra kaybından doğan zarar karşılığı 500.000.000 liranın faizi ile birlikte davalıdan tahsilen karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili, talep edilen tazminatın fahiş olduğunu, hem tazminat, hem de kira kaybı zararının tazmininin talep edilemeyeceğini savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, dosyadaki kanıtlar ve bilirkişi raporuna göre, kooperatif ortağı olan davacıya tahsis edilebilecek konut kalmadığından, davacının konul yerine talep edebileceği tazminatın 741.404.189 lira olarak hesaplandığı, konut tahsis edilen ortakların 1.4.1994 tarihinden ben konutlarından faydalandıkları nazara alındığında davacının kira kaybının 188.370.000 lira olduğu gerekçesiyle toplam 929.77-1.1889 Uranın dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
Karan, taraflar temyiz etmişlerdir.
1-Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bk yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin tüm, davalı vekilinin aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan ve yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-Ancak, davacı, ödemelerini normal olarak yapan ortaklara göre oldukça düşük bk ödeme yapmış olup, kooperatife karşı parasal yükümlülüklerini yerme getirmeden kendisine konut tahsis edilemeyeceğine ve bu durumda davacı lora gelirinden malınım kaldığını ileri süremeyeceğine göre, kira kaybına ilişkin tazminat talebinin reddi gerekirken mahkemece kabul edilmesi doğru görülmemiş ve hükmün bu yönden bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda 1.bentteki nedenlerle davacının tüm, davalının sair temyiz itirazlarının reddine, 2.bentte açıklanan nedenlerle hükmün davalı yararına BOZULMASINA, davalı vekili duruşmaya gelmediğinden davalı yararına avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına, aşağıda yazılı bakiye 710.000 lira temyiz ilam harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz eden davalıya iadesine, 04.05.2000 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.