 |
T.C.
YARGITAY
11. Hukuk Dairesi
Esas No : 2000/2124
Karar No : 2000/5468
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
Taraflar arasındaki İstanbul 3.Asliye Ticaret Mahkemesince görülerek verilen 24.9.1999 tarih ve 1995/1600-1999/978 sayılı kararınYargıtay incelemesi duruşmalı olarak taraflar vekilleri tarafından istenmiş olmakla duruşma için belirlenen 13.6.2000 günde davacı avukatı R... ile davalı avukatı A... gelip temyiz dilekçesinin de süresinde verildiği anlaşıldıktan ve duruşmada hazır bulunan taraflar avukatları dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karar bağlanması ileriye bırakılmıştı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi Yaşar Arslan tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü.
Davacı vekili, müvekkiline ait dört parça taşınmazın, müvekkilinin ortağı ve yönetim kurulu başkanı olduğu dava dışı şirketin davalı bankadan aldığı kredi borcuna teminat gösterildiğini, kredi borcunun (9) ve (18) aylık iki zaman dilimi içinde tasfiyesi amacıyla bankayla varılan anlaşma uyarınca taşınmazların vefa hakkı yükümlü olarak bankaya devredildiğini, tasfiye edilecek borç tutarının (4.545.273.000) TL olduğunu ve taşınmazlar değerinin de bir borç karşılayacak biçimde çok düşük gösterildiğini ve borcun taşınmaz satış bedelleriyle karşılandığını, bu işlemden sonra müvekkilinin bir beyin ameliyatı geçirmesi sonrasında banka yetkilileri ile yapılan görüşmeler ile davacının alacağı müşterilere tarafların oluşu ile yapılacak satışlardan sağlanacak bedelle borcun daha kısa sürede karşılanmasının kararlaştırıldığını ve dava konusu olmayan dört parça taşınmazın değişik kişilere toplam (6.276.000.000) TL bedelle satıldığını, bundan sonra dava konusu taşınmazların müvekkiline iadesi gerekirken davalı bankaca satış girişimlerine konu edildiğini ileri sürerek 145 parseldeki 7 ve 8 nolu bağımsız bölümlerin davalı adına olan kaydının iptali ile müvekkili adına kayıt ve tescilini talep etmiştir.
Davalı vekili cevabında, toplam borcun (17.486.874)TL olduğunu, BK.nun 213/1 maddesine uygun yazılı biçimde bir vefa sözleşmesi yapılmadığını, borcun henüz tasfiye edilmediğini savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, sunulan ve toplanan kanıtlar ile bilirkişi raporu dayanılarak vefa hakkının kurulabilmesi için BK.nun 213/1 maddesi uyarınca resmi yazılı biçimde yapılması ve MK.nun 660 vd. maddeleri gereğince de tapu siciline şerh verilmesi gerektiği, dava konusu olan ve olmayan taşınmazların vefa hakkı ile yükümlü olarak davalı bankaya devredildiğinin ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, taraflarla temyiz etmişlerdir.
Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre tarafların temyiz itirazlarının reddiyle kararın onanması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı taraf vekillerinin tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasa hükümlerine uygun görülen kararın ONANMASINA, 100.000.000 er lira duruşma vekillik ücretinin taraflardan alınarak yekdiğerine verilmesine, aşağıda yazılı bakiye 710.000.- lira temyiz ilam harcının temyiz eden davacıdan alınmasına 2.080.000.- lira temyiz ilam harcından peşin harcın mahsubu ile temyiz eden davalıdan alınmasına, 13.6.2000 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.