 |
T.C.
YARGITAY
11. Hukuk Dairesi
E: 2000/2016
K: 2000/2843
T: 10.04.2000
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
Taraflar arasındaki davanın Şişli 2.Asliye Hukuk Mahkemesince görülerek verilen 23.11.1999 tarih ve 1998/752 - 1999/944 sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dava dosyası için Tetkik Hakimi Verda Çiçekli tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, sigortalıları Yavuz'un 18.11.1997 tarihinde davalı Hastanede tedavi olduğunu, tedavi giderlerinin fahiş rakamlarla fatura edildiğini, yaptıkları görüşmeler sonucu fatura bedelinin düşürüldüğünü, ancak bu. miktarın da, fahiş olduğunu, sigortalının ödemiş olduğu 1.000.000.000.- lira tedavi giderinin ibraname ile sigortalıya ödendiği ve sigortalının haklarına halef olunduğunu, sigortalıya uygulanan yanlış tedavi sonucu yeniden operasyona tabı tutulduğunu, bedeli ödenen bir cerrahı müdahalenin ardından gelişen teknik komplikasyonların hastaya ayrıca fatura edilmeyeceğinin Ankara Tabipler Odası Raporu ile saptandığını, yapılan operasyonun normal şartlarda maliyetinin 300.000.000.- ika olduğunu ileri sürerek, fazla ödenen 650.000.000.- lira'nın davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, tıbbi faaliyetin gerektirdiği tüm dikkat ve özenin gösterildiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma ve toplanan kanıtlara göre, tarafların tacir olup, davacının sigortalısının ameliyatından sonra davalı tarafından davacıya gönderilen faturanın davacı tarafın %25 indirim yapıldığı takdirde başka talepleri olmayacağını bildirdiği, yazının altında davacı şirketi temsile yetkili kişilerin imzalan bulunduğu, davalı fatura bedelinin %25'inin indirdiğine göre, davacının faturayı teyid ettiği ve fatura kesinleştiğine göre, bedelinin istirdadının istenemeyeceği gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
Karan, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dava, davacı sigortacının sigortalısına yapılan tıbbı müdahalenin hatalı yapılması nedeniyle doğan komplikasyonlar sonucunda 2.bir operasyona tabi tutulması ve abartılı ilaç kullanılmasından dolayı, ikinci operasyon ücreti ile fazla gösterilen ilaç bedellerinin istirdadı istemine ilişkindir.
Davalı vekili, davacı temsilcisinin kendilerine faturada % 25 indirim yapmaları halinde başka bir talepte bulunmayacağını bildirdiğini, bu nedenle indirimli faturanın kesinleştiğini savunmuştur.
Davacı yanca indirimli fatura ödendikten sonra aldırılan Ankara Tabipler Odası raporuna göre, davacının sigortalısı olan hastaya uygulanan 2.operasyonu gerekli kılan kanama komplikasyonunun hastanın kanamaya eğilimli olmasından değil, teknik bir problemden kaynaklandığı ve sigortalıya fatura edilen ilaç ve medikal malzemenin abartılı olarak gösterildiği belirtilmiş ve esasen davacı davasını buna dayandırmıştır. Davacıya gönderilen fatura kapsamından ikinci ameliyatın mahiyeti, niteliği, gerekli olup olmadığı konusunda herhangi bir açıklama bulunmamasına göre, salt indirime yönelik istemin yukarıda değinilen hususlara ait talep hakkından vazgeçildiği anlamında yorumlanamaz.
Bu durumda mahkemece, davacı sigortacıya sigortalı hastaya uygulanan 2.operasyonun gerekli olup olmadığı veya komplikasyonun hastanın kişisel yapısından mı ya da hastanedeki teknik bir hatadan mı kaynaklandığı ve ayrıca tedavi süresince kullanıldığı faturada gösterilen ilaç ve medical malzemenin kullanılıp kullanılmadığı hususunda uzman bilirkişilerden rapor alınması ve oluşacak sonuç çerçevesinde bir hüküm kurulmak gerekirken, faturanın kesinleştiğinden bahisle davanın reddi doğru görülmemiş ve kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, kararın davacı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 10.04.2000 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.