 |
T.C.
YARGITAY
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 1999/9648
Karar No: 2000/462
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
Taraflar arasındaki davanın Karşıyaka Asliye Ticaret Mahkemesince görülerek verilen 26.10.1999 tarih ve 1999/221-1999/270 sayılıkararın Yargıtay'ca incelenmesi davacılar vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dava dosyası için Tetkik Hakimi Hüseyin Ulus tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü.
Davacılar vekili, müvekkillerinin üyesi olduğu davalı kooperatifin 14.03.1999 günü yapılan genel kurul toplantısında yeni yönetim ve denetim kurullarının teşekkül ettirildiğini bundan sonra müvekkillerinin olağanüstü toplantı yapılması istemiyle sırasıyla kooperatif ile Sanayi ve Ticaret Bakanlığına yaptıkları başvurulardan bir sonuç alınamadığını ileri sürerek genel kurula çağrı izni verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, dava şartlarının oluşmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, toplanan delillere göre, görüşülmesi istenilen hususların olağan genel kurul toplantısında konuşulacağı, olağan toplantıyı beklemenin kooperatif aleyhine bir durum yaratmayacağı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacılar vekili temyiz etmiştir.
Dava, genel kurul toplantısına çağrı izni verilmesine dair azınlık istemine ilişkindir. Davalı usule ilişkin cevabında, dava şartlarının oluşmadığını savunmuştur.
Kooperatiflerde, ortakların genel kurulu toplantıya çağırabilme şartları ve çağırma usulü 1163 sayılı Kooperatifler Kanununun 44. Maddesinde düzenlenmiştir. Bu maddenin birinci fıkrasında, toplantıya çağrı için dörtten az olmamak üzere kooperatife üye olanların en az onda birinin istekte bulunması gerektiği belirtilmektedir. Aynı maddenin takip eden fıkralarına göre ise, yönetim kurulunca yerine getirilmediği takdirde başvurunun sırasıyla ilgili Bakanlığa ve mahkemeye yapılması gerekmektedir. Anılan madde hükmü uyarınca, toplantıya çağrı talebinde bulunan ortakların müştereken hareket etmesi, sayılan mercilere birlikte başvurması şarttır (Dairemizin emsal kararları için bakınız, Gönen Eriş, Uygulamalı Kooperatifler Hukuku 1998 bası, s.815-816). Başvurular birlikte olmadığı takdirde yapılan her başvurunun diğerlerinden bağımsız olarak değerlendirilmesi yani her başvuruda başvuru koşullarının varlığının ayrıca aranması gerekecektir.
Azlık payı sahipleri, Bakanlığa ve Mahkemeye yeter sayıda üyeyle birlikte başvurmuş iseler de, kooperatife yönelttikleri isteklerin hiçbirinde yeter sayıda ortağın birlikte hareket etmediği anlaşılmaktadır. Böyle bir durumda ise dava açma ön koşulunun yerine getirildiği söylenemez.
Öte yandan, azlığın genel kurulu toplantıya çağırma nedeni sadece kooperatife yapılan başvurularda belirtilmiş, diğer mercilere yapılan başvurularda herhangi bir gerekçe gösterilmemiştir. Kooperatife verilen dilekçelerde ki gerekçe ise 14.3.1999 tarihli genel kurulun yapılış biçimi, bu toplantıda alınan kararlar ve yeni yönetimin seçiminin usulsüz olduğuna ilişkindir. Gösterilen gerekçeler o genel kurulun iptali yolundaki iddialara dayanak olabilecek mahiyettedir. Dairemizin emsal kararlarında da belirtildiği üzere (Age, s.811) bu tür isteklerin genel kurulun iptali davalarında görüşülmesi mümkün olup genel kurulu salt önceki genel kurulun usulsüzlüğünü tartışmak ve değerlendirmek için azlık oyuyla çağırma imkanı bulunmamaktadır.
Hal böyle olunca davanın ön koşul yokluğu ve kabule göre de geçerli bir çağrı nedeninin bulunmaması gerekçeleriyle reddine karar verilmesi gerekirken mahkemece yasal dayanağı bulunmayan (olağan toplantıyı beklemenin kooperatif aleyhine bir durum yaratmayacağı) gerekçesine dayalı olarak davanın reddine karar verilmesi yerinde değil ise de verilen karar sonucu itibarıyla doğru olduğundan HUMK nun 438/son madde ve fıkrası uyarınca kararın gerekçesi değiştirilmek suretiyle onanması gerekmiştir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile kararın değişik bu gerekçeyle ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 710.000.- lira temyiz ilan harcının temyiz edenden alınmasına 31.01.2000 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.