 |
T.C.
YARGITAY
11. Hukuk Dairesi
Esas no: 1999/919
Karar no: 1999/3142
Tarih: 22.04.1999
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
Taraflar arasındaki davanın Ankara 15.Sulh Hukuk Mahkemesince görülerek verilen 26.11.1998 tarih ve 1998/559 -1998/1375 sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi davacı ile davalı Şeker Sigorta A.Ş. vekilleri tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dava dosyası için Tetkik Hakimi Ali Orhan tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili; müvekkile ait araca, davalıların sahip sürücü ve trafik sigortacısı olduğu aracın çarparak hasarlandırdığını, olayda tüm kusurun davalı sürücüde olduğunu ileri sürerek 104.686.500.- lira hasar bedelinin kaza tarihinden itibaren reeskont oranı üzerinden faizi ile birlikte davalılardan (davalı sigorta şirketinin poliçe limiti ile sorumlu olmak üzere) müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı Sigorta Şirketi vekili; poliçe güvencesindeki gerçek hasarın 30.714.000.- lira olup, ibraname imzalanmadığından ödeme yapılmadığını ileri sürerek davanın reddini istemiştir.
Diğer davalılar davaya yanıt vermemiştir.
Mahkemece; toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna göre, olayda davalı sürücünün % 100 kusurlu olduğu, kaza nedeniyle davacı aracında 101.922.158.- lira'lık hasar oluştuğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, bu miktarın 04.04.1997 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalılardan (sigorta şirketinin poliçe limiti ile sorumlu olmak üzere) tahsiline karar verilmiştir.
Kararı, davacı ve davalı Ş. Sigorta A.Ş. vekili temyiz etmiştir.
1-Dava, haksız fiilden kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir. Gerek zarar gören davacı aracı, gerekse davalılara ait araç ticari araçtır. TTK.'nun 3. maddesi uyarınca arada sözleşme olmasa dahi ticari işlerde temerrüt faizi olarak 3095 sayılı yasanın 2/3. maddesinde belirtilen TC. Merkez Bankası'nın kısa vadeli kredilere uyguladığı reeskont oranı üzerinden istenebilir. O halde mahkemece, hükmedilen tazminat miktarına talep gibi reeskont oranı üzerinden faiz yürütülmesine karar vermek gerekir iken, yazılı şekilde yasal faize hükmedilmesi doğru görülmemiş, davacı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün davacı yararına bozulması gerekmiştir.
2-Davalı Sigorta Şirketi vekilinin temyiz itirazına gelince; Karayolları Trafik Yasası'nın 85/1. maddesi uyarınca motorlu aracı işletenin sorumlu olduğu zararlardan, zorunlu mali sorumluluk sigortacısı ancak, zarar gören araçtaki gerçek hasarlardan sorumlu olup, sigortalı aracın neden olduğu kaza nedeniyle 3. şahsa ait aracın çalışamamasından doğan kazanç kaybı sigorta poliçesi kapsamında değildir. O halde mahkemece; davacıya ait araçta oluşan gerçek zararlar dışındaki zarar kalemini oluşturan kazanç kaybına ilişkin kalemin tazminat miktarının tesbitinde nazara alınmaması gerekir iken, bu kaleme ilişkin talebinde kabulü doğru görülmemiş, kararın bu nedenle de davalı sigorta şirketi yararına bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda l nolu bentte açıklanan nedenlerle hükmün davacı yararına, 2 nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı Sigorta Şirketi yararına BOZULMASINA, ödedikleri temyiz peşin harçların istekleri halinde temyiz edenlere iadesine, 22.04.1999 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.