 |
T.C.
YARGITAY
11. Hukuk Dairesi
Esas No : 1999/8380
Karar No : 1999/10856
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
Taraflar arasındaki davanın Bingöl Asliye Hukuk Mahkemesince görülerek verilen 24.6.1999 tarih ve 1997/69-1999/285 sayılı kararınYargıtay'ca incelenmesi taraf vekilleri tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dava dosyası için Tetkik Hakimi Ali Orhan tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü;
Davacı vekili, müvekkilin davalı şirkete 9.1.1986 tarihinden itibaren hayat sigorta pirimi ödediğini poliçe tanzimi tarihinde ayrıca geriye yönelik olarak 10 yıllık pirim ve primin nemasını ödendiğini ve böylece emeklilik prim yılının 21 olmasına rağmen 11 yıl üzerinden kapital hesabı yapıldığını ileri sürerek, fazlaya ilişkin hak saklı kalmak kaydıyla şimdilik 250.000.000 TL.nin başvuru tarihinden itibaren ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı vekili; davacının 11 yıllık hayat sigortası yaptırdığını ve hemen akabinde de o tarihteki yıllık prim olan 12.000 TL'nin 10 yıllık tutarı 120.000 TL ve Teknik faiz olarak da 31.654 TL ödeyerek sigortalılık süresini 21 yıla yükselttiğini, davacının bu ödemesinin geriye 10 yıl olarak nemalandırılmasının gerek bankacılık , gerekse sigorta hukuku açısından mümkün olduğunu davacıya sigorta Murakabe Kurulu'nun denetimi altında hakettiği kapitalin hesaplanıp ödendiğini ileri sürerek davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna göre, hernekadar davacı 11 yıl pirim ödenmiş ve 10 yıllık da borçlanmış ise de sigorta şirketi ile sözleşmenin 10 yıllık olduğu davacının 10 yıllık fazla ödemesinin kapitalize edilme işleminde değerlendirilerek isteyebileceği miktarın 391.331.000 TL olarak belirlendiği gerekçesiyle davanın kabulüne 391.331.000 TL olarak belirlendiği gerekçesiyle davanın kabulüne 250.000.000 TL.nin 16.1.1997 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir.
1- Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkemece kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre davacı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2- Davalı vekilinin temyizine gelince, dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına ve kabul edilen miktarda ödendiği iddia edilmemiş olmasına göre yerinde görülmeyen ve aşağıda bent kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
3- Ancak, davacı sigortalının, sigorta poliçesi güvencesi kapsamında olduğu, uzman bilirkişi raporunda hayat sigortası hükümlerine uygun olarak belirlenip, davalının da kabulünde olan 169.701.249 TL üzerinden davanın kabulüne karar vermek gerekir iken, davacının geriye doğru 10 yıl için peşin ödediği miktara 11 yıllık sürenin sonunda isabet eden kapital miktarı olan 391.000 TL nin yanılgı sonucu davacının isteyebileceği 391.331.000 TL olarak değerlendirilip, davanın tümüyle kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiş, kararın bu nedenle davalı yararına bozulması gerekmiştir.
SONUÇ; Yukarıda 1 nolu bentte açıklanan nedenlerle davacının tüm 2 nolu bette açıklanan nedenlerle davalının sair temyiz itirazlarının reddine 3 nolu bette açıklanan nedenlerle kararın davalı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcının isteği halinde temyiz eden davalıya iadesine 1.370.000 lira temyiz ilam harcından peşin harcın mahsubu ile temyiz eden davacıdan alınmasına 27.12.1999 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.