 |
T.C.
YARGITAY
11. Hukuk Dairesi
Esas No : 1999/7729
Karar No : 1999/9436
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
Taraflar arasındaki davanın Mardin Asliye Hukuk Mahkemesince görülerek verilen 16.6.1999 tarih ve 1997/129-1999/204 sayılı kararınYargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dava dosyası için Tetkik Hakimi Ayşe Altun tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü.
Davacı vekili, davalıların malik ve sürücüsü bulunduğu aracın müvekkiline ait telefon kablolarına takılarak fiberoptik kablo ve direklere zarar verdiğini ileri sürerek idare zararı olan 253.635.056 liranın olay tarihinden itibaren reeskont faiziyle birlikte davalıdan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı İ.., direklerin çok alçak olması nedeniyle tellerin kamyona takıldığını, kusuru olmadığını, aradan iki yıldan fazla zaman geçtiğini, davacının maddi tazminat isteminin usul ve yasaya aykırı olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
Davalı Y... 47 AU 715 plakalı aracı davalı İ...'e haricen sattığını, olaydan haberi olmadığını savunmuştur.
Mahkemece iddia, savunma ve dosya kapsamına göre, davalı İ...'in 47 AU 715 plakalı aracın dorsesi ile 8.4.1995 günü davacıya ait telefon direklerine zarar verdiği, olayın davacı tarafından en geç 11.7.1995 tarihinde öğrenildiği, davanın ise 1 yıl 9 ay geçtikten sonra açıldığı, BK.nun 60.maddesi uyarınca 1 yıllık zamanaşımı süresinin geçtiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
1- Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına ve davalı İ... 'ün süresinde verdiği 20.5.1997 tarihi cevap dilekçesinde "aradan 2 yıldan fazla zaman geçmiştir. Davacı vekilinin açmış olduğu maddi tazminat davası yerinde değildir." Demek suretiyle zamanaşımı definde bulunduğundan, davalı İ.. hakkındaki davanın reddine dair hükmün onanmasına karar vermek gerekmiştir.
2- Davacı vekilinin, davalı Y... hakkındaki hükmü temyizine gelince,
Zamanaşımı, alacak hakkının, yasa ile öngörülen belli bir süre kullanılmaması yüzünden "dava edilebilme" niteliğinden yoksun kalınmasını ifade eder. Bir alacağın zamanaşımına uğraması, sonra ermesi demek değildir. Hak düşürücü sürenin aksine, BK.nun 140 ncı maddesi uyarınca zamanaşımı definde bulunulmadığı sürece hakim zamanaşımını kendiliğinden dikkate alamaz. Davalı Y... zamanaşımı definde bulunmadığı halde, onun hakkındaki davanın da zamanaşımına uğradığından bahisle reddedilmesi doğru görülmemiş hükmün bu nedenle bu davalı yönünden davacı yararına bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte yazılı nedenlerle davalı İ... hakkındaki hükmün ONANMASINA, (2) numaralı bentte yazılı nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile davalı Y... hakkındaki davanın reddine ilişkin hükmün BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesinde, 22.11.1999 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.