 |
T.C.
YARGITAY
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 1999/6264
Karar No: 1999/8253
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
Taraflar arasındaki davanın Manisa 1.Asliye Hukuk Mahkemesince görülerek verilen 29.04.1999 tarih ve 1998/1042-1999/212 sayılıkararın Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dava dosyası için Tetkik Hakimi Verda Çiçekli tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü.
Davacı vekili, müvekkiline ait aracın davalı sigorta şirketine kasko sigortalı olduğunu, poliçe süresi içerisinde hasar uğradığını, isteme karşın hasar bedelinin ödenmediğini ileri sürerek, 781.315.345 lira'nın davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, müvekkili şirketin merkezinin İstanbul'da olduğunu bu nedenle mahkemenin yetkili olmadığını, ayrıca iddianın yersiz olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma ve toplanan kanıtlara göre yetki itirazının yerinde olduğu gerekçesiyle, yetki itirazının kabulü ile dosyanın yetkili Bakırköy Asliye Hukuk Mahkemesi'ne gönderilmesine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dava, kasko sigorta poliçesinden kaynaklanan alacağın tahsili istemine ilişkindir.
Bu davada, kural olarak HUMK,nun 9'ncu maddesi gereğince, davalının ikametgahı mahkemesi yetkili olmakla birlikte, bunun yanında Poliçe Genel Şartları'nın C.8'nci maddesi uyarınca, "sigorta şirketi merkezinin veya sigorta sözleşmesine aracılık yapan acentanın ikametgahının bulunduğu veya rizikonun gerçekleştiği yer mahkemeleri" yetkili kılınmıştır. Öte yandan, HUMK.'nun 17'nci maddesinde "Hukuki veya hükmi bir şahsın muhtelif mahallerde şubeleri bulunduğu takdirde o şubenin bulunduğu mahalde dahi dava ikame olunabileceği" açıkça öngörülmüştür.
Bir davaya bakmaya birden fazla mahkemenin yetkili olduğu hallerde yetkili mahkemeyi seçme hakkı kuşkusuz davacıya aittir.
Somut olayda, davaya konu poliçenin davalı sigorta şirketinin Manisa acentasınca düzenlendiği konusunda bir uyuşmazlık ta yoktur. Davacı yan, yetkili mahkemeyi seçme hakkını sözleşmenin (poliçenin) imzalandığı yer mahkemesi yönünde kullandığına göre, mahkemece yetki itirazının reddi ile, taraf kanıtları toplanıp işin esası hakkında bir karar verilmek gerekirken, yazılı şekilde davanın yetki nedeniyle reddi doğru görülmemiş ve kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davacı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz eden iadesine, 25.10.1999 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.