 |
T.C.
YARGITAY
11. Hukuk Dairesi
Esas no:1999/5789
Karar no:1999/7701
T:11.10.1999
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
YARGITAY KARARI
Taraflar arasındaki davanın Ankara 1.Asliye Ticaret Mahkemesince görülerek verilen 15.04.1999 tarih ve 1999/50 -1999/7701 sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dava dosyası için Tetkik Hakimi Gürkan G... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin davalı kooperatif üyesi iken 15.07.1997 tarihli yönetim kurulu kararı ile ortaklıktan çıkarıldığını, müvekkilinin ikametgahını değiştirmiş olması nedeniyle gönderilen tebligatların usulsüz olduğunu beyanla ihraç kararının iptaline karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
Davalı vekili, ihtarların usulüne uygun olduğunu, davanın hak düşürücü süre içerisinde açılmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece; hak düşürücü süre içerisinde dava açılmadığı gerekçesiyle davanın reddine dair verilen karar Dairemizin 30.11.1998 tarih 1998/7016 - 8373 sayılı ilamı ile "ihraç karınım
tebliğinin usulsüz olduğu, işin esasına girilmesi gerektiği" gerekçesiyle bozulmuş, mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama neticesinde davacıya gönderilen ihtarların usulüne uygun
olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dava, Kooperatif ihraç kararının iptali istemine ilişkindir.
Davacı vekili yargılamanın başından itibaren davalı kooperatif tarafından kendisine yapılan tebligatların usulüne uygun tebliğ edilmediğini, uzun süredir tebligatların yapıldığı adreste oturmadığını, birinci ihtarda tebligat parçası üzerindeki imzanın kendisine ait olmadığını, ikinci ihtarda tebligatın yapıldığı Cemile D...'yi tanımadığını, bu isimde gelini bulunmadığını savunmuştur.
Bu savunmalar doğrultusunda ihtar tebligatlarının usulüne uygun olup olmadığının hadise şeklinde incelenerek,,davacının tebligat yapılan adreste hangi tarihlerde oturduğu, tebliğ tarihinde kimin oturduğu, kooperatif kayıtlarında davacının adres değişikliğinin yer alıp almadığının ana sözleşme ile birlikte değerlendirilmesi, gelini olup olmadığının tespiti amacıyla nüfus kayıtlarının getirilmesi ve gerekirse imza incelemesi yaptırılarak toplanan tüm belgelere göre tebligatların usulüne uygun olup olmadığının değerlendirilmesi gerekirken yazılı olduğu şekilde eksik inceleme ile karar verilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz isteminin kabulü ile hükmün BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 11.10.1999 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.