Hukuki.NET

T.C.
YARGITAY
11. Hukuk Dairesi
Esas No : 1999/5785
Karar No : 1999/7835

Yargıtay içtihatları bölümü

Yargıtay Kararı

 


 
Taraflar arasındaki davanın Tekirdağ Asliye 2.Hukuk Mahkemesince görülerek verilen 7.5.1999 tarih ve 1999/239-1999/229 sayılıkararın Yargıtay'ca incelenmesi davacı ve davalılar vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dava dosyası için Tetkik Hakimi Deniz Biltekin tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü.
Davacı vekili, müvekkilinin davalı bankanın Tekirdağ şubesinde çek hesabı olduğunu, müvekkilinin 1.10.1997 tarihinde davalı şubeye verdiği talimatta çeklerin ödenmesi için sirkülerde yazılı 2 kişinin imzasının bulunmasının gerektiği, aksi halde bankaca yapılan ödemelerden sorumlu olunmayacağının bildirildiğini, buna rağmen çalınan 11 adet çekten 4 adedinin İstanbul'daki şubelerce ödendiğini, ödenen çeklerde müvekkilinin kaşesi ve mührünün olmadığını, gerekli imzayı taşımadığını, davalının kusurlu olduğunu ileri sürerek 1.944.000.000 TL zararın 26.2.1998 tarihinden itibaren reeskont faizi ile davalılardan müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar vekili; davacının müvekkiline talimat verdiğini ancak çek taahhütnamesi 3.4.5 ve 12.maddelerinde tahrif edilmiş, çeklerin ödenmesinden müvekkilinin sorumlu olmayacağının açıkca belirtildiğini, davacı tarafından çeklerin kayıp olduğunun bildirildiği tarihte kalan 7 adet çekin ödenmemesinin sağlandığını, çok karnesinin değil yapraklarının çalındığını, iyi saklama yükümlülüğünün yerine getirilmediğini, çeklerin 26.2.1998 tarihinde çalındığını ve bankaya ay sonu hesap ekstrelerinin incelenmesinden sonra 2.3.1998 de haber verildiğini, davacının kusurlu olduğunu savunarak davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece iddia, savunma ve tüm dosya kapsamından kusurun bilirkişi incelemesini gerektirmeyecek şekilde açık olduğu, tarafların ½ oranında kusurlu oldukları zira, davacının çek karnesini iyi saklamadığı, çekte iki imza olsaydı o zaman TTK.nun 724.maddesinin banka lehine uygulanacağı belirtilerek davanın kısmen kabulü ile 972.000.000 TL.nın ödeme tarihi 26.2.1998 tarihinden itibaren reeskont faizi ile davalılardan tahsiline karar verilmiştir.
Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir.
1- Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre davalı Vakıflar Bankası Genel Müdürlüğü ve Şube Müdürlüğü vekilinin aşağıdaki bend dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2- Türkiyede bankalar Hükümetçe imtiyaz suretiyle verilen bir işi yapan müesseselerdir. O halde, bankalar BK.nun 99/2.maddesine tabi kuruluşlardır. Kural olarak, BK. 100/2 ve 3.maddeleri uyarınca akti sorumlulukta, sorumsuzluk sözleşmesi yapmak mümkün ise de BK nun 99/1.maddesi gereğince ağır kusur halinde baştan sorumluluktan kurtulma şartı geçersiz olup, sorumluluktan kurtulma şartının ancak hafif kusur halinde geçerli olduğu benimsenmiş ve aynı maddenin 2.fıkrası hükümet tarafından imtiyaz suretiyle verilmiş bir sanatı icra eden kuruluşlar yönünden hafif kusur halinde dahi sorumluluktan kurtulma şartının mutlak larak kabul edilemeyeceği kararlaştırılmıştır. Nitekim yasa koyucu, birer güven kurumu olan Bankaların bazı sorumluluğunu kusursuz sorumluluk olarak vasıflandırmıştır. TTK.nun 724. maddesi sahte ve tahrif edilmiş çekin ödenmiş olmasından doğan zararın, muhatap bankaya ait olacağını hükme bağlamış, sahteciliğin inandırıcı olup olmadığını, iğfal kabiliyeti bulunup bulunmadığını kanuni unsurlar arasında saymamıştır. Ayrıca, banka olağan sebeb sorumluluğu olan dam çalıştıran sıfatı ile de sorumludur. Bu sorumluluğun doğması için, objektif özen yükümlülüğünün ihlaliyle meydana gelen zarar arasında uygun illiyet bağının bulunması yeterli kabul edilmiştir. Banka "benim çalıştırdığım kişi gözü ile imzaları karşılaştırdı, sahte imza asıl imzaya çok benziyordu onun için kendisi yanılmıştır" diyerek sorumluluktan kurtulamaz. Banka, tabiki bir grofoloji uzmanının istihdam etmeyecektir. Ancak çekildiği tarih itibariyle dahi yüksek meblağ içeren bir paranın talimatla istenilmesi halinde dışarıdan bir uzmanın yardımına pekala başvurabileceği gibi, mudiyede telefon, faks vs. ile durumu duyurmak suretiyle basiretli bir tacir gibi sahteciliği önleyici tedbirlere başvurabilirdi. Bu en basit tedbirlere başvurmaması bankanın objektif özen görevini açıkca kötüye kullandığını kanıtlayan deliller olarak görülmelidir.
Özetle denilebilirki, birer itimat kurumları olan bankalar, bu konuda objektif özen borcunun gereği olarak hafif kusurlarından dolayı da sorumludurlar (YHGK 15.6.1994 gün Esas no:1994/11-178, Karar no:1994/398) Bu kurallar dikkate alındığında somut olayda, davacının davalıya gönderdiği ihtara rağmen tek imza ile çekin ödenmesinde, davalı bankanın kusurunun asli kusur olduğu dikkate alınarak, davacının davalıya olayı bildirmedeki sürenin müterafik kusur olup olmadığı da gözetilmek suretiyle tarafların kusur oranlarının tesbiti için uzman bilirkişilerden rapor alınarak sonucuna göre hüküm tesisi gerekirken eksik inceleme ile hüküm tesisi doğru görülmemiştir. Bu nedenle davalı Vakıflar Bankası Genel Müdürlüğü ve davacı vekilinin kusur yönünden yaptıkları temyiz itirazlarının kabulü gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bedde açıklanan nedenlerle davacı ve davalı Vakıflar Bankası Genel Müdürlüğü vekillerinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, (2) nolu bendde açıklanan nedenlerle davalı Vakıflar Bankası Genel Müdürlüğü ve Şube Müdürlüğü vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, ödediği temyiz peşin harcının isteği halinde temyiz eden davacı ve davalı Gen.Md.'ye iadesine, aşağıda yazılı bakiye 26.244.000 lira temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına 14.10.1999 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
 
 
İçtihat:
Hukuk Forumlarından Seçmeler
  • [Sorumluluk hukuku] Dijital Sağlık ve Yasal Düzenlemeler: Bitkisel Ürünlerin Online Satışı 
  • 01.05.2025 13:12
  • 2. küçük dairemde kira artış anlaşmazlığı 
  • 29.04.2025 15:42
  • Sözleşmede anarak whatsapp yazışmalarının yasal bildirim kanalı ilan edilmesi. 
  • 29.04.2025 00:17
  • Sözleşmedeki "görüş alınarak" ifadesi, görüşü alınan tarafa eylemi engelleme hakkı verir mi? 
  • 29.04.2025 00:03
  • [Babalık davaları] Evlat edinilen çocukların eski baba adı değişimi hk. 
  • 27.04.2025 11:06


    Yeni Mevzuat

  • KDV Filo Kiralama Şirketleri (Fleetcorp) Borçlarını Devir ALan Varlık Yönetim Şirketleri 

  • Filo Kiralama Şirketlerinin Borçlarının Varlık Yönetim Şirketlerine Devri Halinde KDV 

  • Trafik kazasında kusuru olmayan alkollü sürücüye kasko hasarı ödenir 

  • Keşide tarihinin tahrif edildiği ve ibraz sürelerinin geçtiği çekler Borçlu olunmadığının Tespiti 

  • İkinci Nesil İnternet Sitelerinin Hukuki Statüsü 




  • YARGITAY KARARLARI :
    İçtihat Arama motoru anasayfa   2007   2006   2005   2004   2003    2002    2001    2000   1999    1998    1997    1996   1995   1994   1993    1992    1991    1990    1989    1988    1987    1986    1985    1984    1983    1982    1981    1980    1979    1978    1977    1976    1975    1974    1973    1927-1972

    Diğer Bölümlerimiz +
    Tüm Hukuki NET forumları + Hukuki Portal + Hukuk Haberleri + Sözleşme ve dilekçe örnekleri + Mevzuat ve bilimsel incelemeler + Hukukçu Blogları + Avukat ilanları + Videolar + Linkler + Ansiklopedi ve Sözlük +

    İçtihat Arşivi  Eski içtihat dizini