 |
T.C.
YARGITAY
11. Hukuk Dairesi
Esas no:1999/5751
Karar no:1999/7483
T:04.10.1999
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
YARGITAY KARARI
Taraflar arasındaki davanın Ankara 1.Asliye Ticaret Mahkemesince görülerek verilen 04.03.1999 tarih ve 1997/32 -1999/98 sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dava dosyası için Tetkik Hakimi Verda Ç... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkili şirketin kiracı olarak bulunduğu işyerini muhasebe ve bilgi işlem bürosu olarak kullandığını, davalının sahibi olduğu inşaatta meydana gelen kaza sonucu zarara uğradıklarını, beton dökerken kalıpların açılması ile işyerinin duvarının içe doğru patlaması ile meydana gelen hasarın davalının kusurundan kaynaklandığını ileri sürerek, 231.600.000.liranın faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, müvekkilinin inşa etmekte olduğu işhanında beton dökmeden önce, imara aykırı olan davacıya ait binada önlem alması için uyardığını, beton dökerken çatlama meydana geldiğini, davacı işyerinde meydana gelen hasarın 33.000.000.- lira olarak tesbit ettirildiğini, bu miktarın üzerindeki bölümü kabul etmediklerini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma ve toplanan kanıtlara göre, yapılan keşif sonucu alınan bilirkişi incelemesinde, yıkılan 0,90 x 0,4 m²'lik alan içinde bulunan zemindeki sehpa, telefon hatları ve bilgisayar kablolarının zarar görebileceği, bunun değerlendirmeğe alınması gerektiğini, bilgisayar faturasının geçersiz sayılması halinde toplam zararın 61.000.000.- lira olduğu gerekçesiyle, davanın kısmen kabulü ile, 61.000.000.- liranın davalıdan yasal faizi ile birlikte tahsiline karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dava, haksız fiilden kaynaklanan alacağın tahsili istemine ilişkindir.
Haksız fiilin meydan geldiği ve davacının zarara uğradığı konusunda bir uyuşmazlık yoktur. Uyuşmazlık, zarar kalemlerinin miktarı hususundadır.
Olayın hemen akabinde polisçe tutulan "Görgü ve Tesbit Tutanağı" ile belediye zabıtasınca tutulan "Tutanak" başlıklı tutanaklar resmi belge niteliğindedir. O halde bu tutanaklardaki zarar kalemleri dikkate alınacak şekilde bilirkişi incelemesi yaptırılarak buna göre zarar miktarının saptanması ve oluşacak sonuç çerçevesinde bir karar verilmek gerekirken, yazılı olduğu şekilde yetersiz bilirkişi raporuna göre hüküm kurulması doğru görülmemiş ve kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile kararın davacı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 04.10.1999 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.