 |
T.C.
YARGITAY
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 1999/5550
Karar No: 1999/7629
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
Taraflar arasındaki davanın İstanbul 6.Asliye Ticaret Mahkemesince görülerek verilen 19.11.1998 tarih ve 1997/614-1998/1942 sayılıkararın Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dava dosyası için Tetkik Hakimi Deniz Biltekin tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü.
Davacı vekili, davalıya ait aracın müvekkili sigorta şirketine kasko sigortası ile sigortalı olduğunu, aracın 22.7.1996'da çalınması üzerine davalıya 1.400.000.000 lira ödendiğini, aracın daha sonra bulunduğunu, davalıya genel şartlar B.3.3.3.2. uyarınca sigorta tazminatının iadesi yada mülkiyetin devri için ihtar çekildiğini ancak ihtarın sonuçsuz kaldığını ileri sürerek aracın hasar bedeli olarak .ildirilen 300.000.000 liranın da ödeneceği dikkate alınarak davalıya ait 34 FC 728 plakalı aracın mülkiyetinin müvekkiline ait olduğunun tesbitine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili, aracın çalınması üzerine müvekkiline ödenen tazminatın az ödendiğini, zira; aynı model aracı müvekkilinin 13.9.1996 tarihinde 1.800.000.000 liraya satın aldığını, müvekkilince 300.000.000 lira hasar bedeli indirildikten sonra 1.100.000.000 lirayı ödemeye hazır olduklarını, birleşen dava ile de eksik ödenen 400.000.000 lira ve 100.000.000 lira yaptığı masrafın olay tarihinden itibaren ticari faizi ile davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamından bu dava ile birleşen F... tarafında açılan davanın HUMK. 409. Madde uyarınca açılmamış sayılmasına, karar verilmiştir. Davacı sigorta şirketinin davasına gelince; genel şartlar B.3.3.3.2. madde uyarınca seçimlik hakkının sigortalıda olup, sigortalının da seçimlik hakkını aracın mülkiyetine yönelik olarak kullandığından, sigortacının aracın mülkiyetinin kendisine devrini isteyemiyeceğini, bu durumda dava tarihindeki değerini isteyebileceğini ancak davacı vekilinin son celse dava tarihindeki değeri istemediklerini bildirdiğini, HUMK. 74.madde uyarınca istemden fazlasına hükmedilemeyeceğinden, değere ilişkin hakkın saklı kalması kaydıyla davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı davacı sigorta şirketi vekili temyiz etmiştir.
Davacı sigorta şirketine kasko sigortalı otomobil, 22.7.1996 tarihinde çalınmış ve bunun üzerine davalıya 26.10.1996 tarihinde 1.400.000.000 lira sigorta bedeli ödenmiştir. Sonradan bu otomobil 27.10.1996 tarihinde bulunmuş ve davacı sigorta şirketine 16.12.1996 tarihli teslim tesellüm belgesi ile teslim edilmiştir. Şimdi ise, davacı sigorta şirketi aracın mülkiyetinin devri ve tescilini sigorta poliçesi genel şartları B.3.3.3.2. maddesi uyarınca talep etmektedir.
Poliçenin B.3.3.3.2. maddesi uyarınca sigorta bedeli ödendikten sonra aracın bulunması halinde sigortalıya seçimlik hak tanınmış olup, aracın mülkiyetini seçmek yada tazminatı ödemek sigortalının seçimlik hakkıdır. Sigortalı olayımızda seçimlik hakkını aracın mülkiyeti yönünde kullanmıştır. Bu durumda, mahkemece netice-i taleple bağlı kalınmaksızın sözleşme hükümleri bu açıdan değerlendirilerek davalının iade etmekle yükümlü olduğu alacak tutarının hesap edilmesi gerekir. Bu konuda poliçe genel şartlarında bir düzenleme getirilmiş olup, bu madde gözden uzak tutulmamak gerekir ise de, somut olayda sigorta bedelinin ödenmesi ve dolayısıyla riziko tarihi ile aracın bulunduğu tarih arasındaki süre dikkate alınarak sigortalı otomobilin değerinde önemli bir fark oluşup oluşmadığı dikkate alınarak sonucuna göre hüküm tesisi gerekirken yazılı şekilde eksik inceleme ile hüküm tesisi doğru görülmemiştir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı sigorta vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davacı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz eden iadesine, 7.10.1999 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.