 |
T.C.
YARGITAY
11. Hukuk Dairesi
Esas no: 1999/4973
Karar no: 1999/6918
Tarih: 20.09.1999
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
Taraflar arasındaki davanın Afyon 1. Asliye Hukuk Mahkemesince görülerek verilen 26.4.1999 tarih ve 1996/641-1999/166 sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi davalı vekili
tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dava dosyası için Tetkik Hakimi Gürkan Gençkaya tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin davalı şirket ortağı olduğunu, şirketin müvekkiline ait dükkanda kira vermeden oturduğunu. Dört yıldan bu yana hiçbir kar payı verilmediğini, toplantılara çağrılmadığını beyanla Türk Ticaret Kanununun 549/4. Maddesi uyarınca ortaklığın feshine ve tasfiyesine karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
Davalı vekili, davacının kötü niyetli olduğunu, Şirkete sermaye olarak dükkanının kullanma hakkını koyduğunu, ancak daha sonra tahliye , kira alacağı ve ecri misil davaları açtığını, bu davaların red ile sonuçlandığını, şirketin feshi için muhik sebep bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece; iddia, savunma ve dosyadaki belgelere göre, benimsenen bilirkişi raporu doğrultusunda, taraflar arasında uzun süredir niza bulunduğu, çeşitli davaların açılmış olduğu, kar payının da davacıya verilmediği, artık uyumlu çalışmalarının olanaksız olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne şirketin feshine ve tasfiyesine karar verilmiştir.
Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.
Dava, Limited Şirketin feshi ve tasfiyesi istemini ilişkindir.
Davalı Şirkete Afyon Sulh Hukuk Mahkemesinin 1997/558 sayılı kararı ile Medeni Kanunun 377/4. Maddesi uyarınca kayyım tayin edilmiş olduğuna göre bu tarihten sonra davalı şirketi temsil ve ilzama kayyım yetkilidir. Bununla birlikte şirketin feshi ve tasfiyesi şirketin hayatiyetini sona erdirdiğinden kayyımın bu konudaki kabulü de geçerli değildir.
Mahkemece bu usul işlemleri gözönünde bulundurularak taraf teşkili yapıldıktan sonra davacının ileri sürdüğü hususların Türk Ticaret Kanununun 549/4 aracılığı ile aynı yasanın 187. Maddesindeki muhik sebepleri oluşturup oluşturmadığının yeterince araştırılıp tartışılmaksızın yetersiz bilirkişi raporuna dayanılarak şirketin feshi ve tasfiyesine karar verilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 20.09.1999 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.