Hukuki.NET

T.C.
YARGITAY
11. Hukuk Dairesi
Esas no: 1999/4062
Karar no: 1999/8650
Tarih: 02.11.1999

Yargıtay içtihatları bölümü

Yargıtay Kararı

 


 
Taraflar arasındaki Elmadağ Asliye Hukuk Mahkemesince görülerek verilen 11.2.1999 tarih ve 1997/417-1999/16 sayılı kararın Yargıtay incelemesi duruşmalı olarak davalı vekili tarafından istenmiş olmakla duruşma için belirlenen 2.11.1999 günde davalı avukatı Yusuf Çakmak gelip davacı avukatı tebligata rağmen gelmedi temyiz dilekçesinin de süresinde verildiği anlaşıldıktan ve duruşmada hazır bulunan taraflar avukatları dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakılmıştı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi Yaşar Arslan tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin torunlarına özel emeklilik geliri bağlanacağı umudu ile davalı sigorta acentesiyle sigorta sözleşmesi yaptığını, davalının müvekkilinden (320.000.000) lira bedeli iki adet bono aldığını, sonradan çocuklara emekli geliri bağlanmasının mümkün olmadığının öğrenildiğini ileri sürerek davalının icra takibine koyduğu bononun haciz tehdidi altında ödendiğini ileri sürerek, reeskont faiziyle birlikte davalıdan istirdadını talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, yetki ve esas yönlerinden davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, sunulan belgelere ve bilirkişi raporuna dayanılarak, (40) yaşından önce özel emeklilik gelir sigortası mümkün olmadığı halde davacının, davalı şirket temsilcilerince hile ve desise kullanılarak kandırıldığı ve hataya düşürüldüğü, davalının davacıdan aldığı ve tahsil ettiği bono bedellerini sigorta şirketine intikal ettirmediği gerekçesiyle davanın kabulü ile (320.000.000) liranın icradaki ödeme tarihinden itibaren davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
1-Dava, davacı ile davalı acente arasında kurulan sosyal güvence sigorta sözleşmesinin davacı sigortalıya sözlü olarak vaat edilenden farklı ve ağırlaştırılmış hükümler içerdiği iddiasına dayalı olarak prim borcuna karşılık davacı tarafından verilen ve bedeli tahsil edilmiş bulunan bonolardan dolayı borçlu olmadığının tesbiti ve istirdat istemine ilişkindir.
Bu tür sigorta sözleşmesinden dolayı sigorta ilişkisi tararları arasında çıkan uyuşmazlıklar HUMK.nun yetki kurallarına tabidir. Davalı acente vekili, yasal on günlük süre içerisinde HUMK.nun 9/l maddesi uyarınca acentenin ikametgah yeri olan Giresun Mahkemelerinin yetkili olduğunu belirterek, yetki ilk itirazında bulunmuştur. Mahkemece HUMK.nun 19.maddesine dayanarak bu itiraz reddedilmiş ve davanın esasına girilerek hüküm kurulmuştur. Oysa, uyuşmazlık konusu sigorta tipi, sosyal güvence sigortasıdır. Anılan maddede sayılan diğer hallerin mevcut olduğu da ispat edilmiş değildir. üte yandan, sözleşmenin yapıldığı yer de davanın açıldığı, Elmadağ olmayıp, davalı acentenin ikametgahının bulunduğu Giresun'dur. bu durum karşısında, yerinde olan yetki ilk itirazında belirtildiği gibi HUMK.nun 9 ncu maddesinde düzenlenen genel yetki kuralı uyarınca mahkemenin yetkisizlik kararı verilmesi gerekirken, isabetli olmayan gerekçelerle bu itiraz reddedilip uyuşmazlığın esasına girilerek hüküm kurulması doğru görülmemiş, kararın öncelikle bu noktada bozulması gerekmiştir.
2-Bozma kapsamına göre, davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın kabulü ile kararın davalı yararına BOZULMASINA, 65.000.000 lira duruşma vekillik ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 02.11.1999 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
 
İçtihat:
Hukuk Forumlarından Seçmeler
  • [Sorumluluk hukuku] Dijital Sağlık ve Yasal Düzenlemeler: Bitkisel Ürünlerin Online Satışı 
  • 01.05.2025 13:12
  • 2. küçük dairemde kira artış anlaşmazlığı 
  • 29.04.2025 15:42
  • Sözleşmede anarak whatsapp yazışmalarının yasal bildirim kanalı ilan edilmesi. 
  • 29.04.2025 00:17
  • Sözleşmedeki "görüş alınarak" ifadesi, görüşü alınan tarafa eylemi engelleme hakkı verir mi? 
  • 29.04.2025 00:03
  • [Babalık davaları] Evlat edinilen çocukların eski baba adı değişimi hk. 
  • 27.04.2025 11:06


    Yeni Mevzuat

  • KDV Filo Kiralama Şirketleri (Fleetcorp) Borçlarını Devir ALan Varlık Yönetim Şirketleri 

  • Filo Kiralama Şirketlerinin Borçlarının Varlık Yönetim Şirketlerine Devri Halinde KDV 

  • Trafik kazasında kusuru olmayan alkollü sürücüye kasko hasarı ödenir 

  • Keşide tarihinin tahrif edildiği ve ibraz sürelerinin geçtiği çekler Borçlu olunmadığının Tespiti 

  • İkinci Nesil İnternet Sitelerinin Hukuki Statüsü 




  • YARGITAY KARARLARI :
    İçtihat Arama motoru anasayfa   2007   2006   2005   2004   2003    2002    2001    2000   1999    1998    1997    1996   1995   1994   1993    1992    1991    1990    1989    1988    1987    1986    1985    1984    1983    1982    1981    1980    1979    1978    1977    1976    1975    1974    1973    1927-1972

    Diğer Bölümlerimiz +
    Tüm Hukuki NET forumları + Hukuki Portal + Hukuk Haberleri + Sözleşme ve dilekçe örnekleri + Mevzuat ve bilimsel incelemeler + Hukukçu Blogları + Avukat ilanları + Videolar + Linkler + Ansiklopedi ve Sözlük +

    İçtihat Arşivi  Eski içtihat dizini