 |
T.C.
YARGITAY
11. Hukuk Dairesi
Esas no: 1999/4052
Karar no: 1999/5815
Tarih: 28.06.1999
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
Taraflar arasındaki davanın Serik Asliye Hukuk Mahkemesince görülerek verilen 2Ü.11.1998 tarih ve 1998/502-1998/686 sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dava dosyası için Tetkik Hakimi Hüseyin Ulus tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe layihalar, duruşma tutana klan ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü :
Davacı vekili, müvekkiline sağlık poliçesi ile sigortalı davalının, ilk 9 ay içinde sigorta kapsamı dışında olduğu halde acilen "myom" ameliyatı olmasını temin etmek üzere iyi niyetli olarak hastaneye provizyon verdiklerini, hastane giderlerini ödediklerini, ancak davalının bu bedeli ödemeye yanaşmadığını ileri sürerek, 311.537.3/8 liranın faiziyle davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacının ilgili doktor tarafından sorulan provizyonu kabul ettiği için müvekkilinin o hastanade ameliyat olduğu ve sözleşme uyarınca ödeme yapıldığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, toplanan delillere göre, davacının myom ameliyatı ilk altı ay içinde sigorta kapsamı dışında kalmasına rağmen ameliyatın aciliyet gerektirmesi nedeniyle iyiniyetli olarak ve insani amaçlarla provizyon verdiği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
Dava, sağlık sigorta poliçesine dayalı olarak sigortalısına yapılan ödemenin kendisinden geri alınması istemine ilişkindir. Davacı, ödemenin davalının ameliyatının bir an önce yapılmasını sağlamak amacıyla gerçekleştiğini ileri sürmektedir. Yani davacının isteği, sigorta ettirene rücu hakkına veya yanlışlıkla ödemeye değil, teminat kapsamında olmadığını bile bile yapılan (ex gratia) ödemenin iadesi istemine dayanmaktadır. Böyle bir ödemeyle davacı, ödeme konusu olan olayı sigorta koruması kapsamında kabul etmiş olduğundan, ödemeden sonra geriye isteme hakkına sahip değildir. Yapılan ödeme sözleşme uyarınca olduğu için, ortada ne sebepsiz zenginleşme vardır ne de sigorta ettirene rücu hakkı. Hal böyle olunca, açılan davanın reddine karar verilmesi gerekirken kabulü , yolunda hüküm tesisi yerinde görülmediğinden kararın bu nedenle davalı yararına bozulması gerekmiştir.
SONUÇ:Yukarda açıklanan nedenlerle davalı vekili temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davalı yararı BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 28.06.1999 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.