 |
T.C.
YARGITAY
11. Hukuk Dairesi
Esas no: 1999/2164
Karar no: 1999/4083
Tarih: 17.05.1999
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
Taraflar arasındaki davanın İzmir 1.Asliye Ticaret Mahkemesince görülerek verilen 6.11.1998 tarih ve 1996/389-1998/2817 sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dava dosyası için Tetkik Hakimi Ali Orhan tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, davalı şirkete kasko sigortalı müvekkile ait aracın yağışlı yolda tek taraflı trafik kazası yapması sonucu hasarlandığını, ancak, hasar bedelinin poliçe sorumluluğu gereği hasar bedelini ödemediğini ileri sürerek; 196.189.000 TL nin 24.6.1995 tarihinden itibaren %79 faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı vekili, aracın sahibinin M. Finansal Kiralama A.Ş. olup, davacının aktif dava ehliyeti bulunmadığı, kazanın aracın istiap haddi üzerinden yük taşıması nedeniyle meydana geldiğini, bu nedenle hasarın poliçe güvencesi dışında kaldığını ileri sürerek davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporu ve araç kati satış sözleşmesine göre; aracın kazadan önce davacı tarafından satın alındığı, bu nedenle aktif dava ehliyeti bulunduğu, aracın taşıdığı yükün 48 ster olup, orman işletme müdürlüğünün yazısında l ster ibreli kabuklu kağıtlık odunun 350.400 kg. olduğunun bildirildiği, alt sınır olan 350 kg üzerinden yapılan hesaplamada, araçla taşınan yükün 16.800.000 kg olup, istiap haddinin ise 17.100.000 kg olması karşısında istiap haddinin aşılmadığı gerekçesiyle, davanın kısmen kabulü ile 176.100.000 TL nin dava tarihinden itibaren %79 oranı aşmamak üzere değişen oranlı reeskont faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
1-Mahkemece; her ne kadar bilirkişi kurulunda alınan ilk ve ek raporlara itibar edilerek hüküm kurulmuş ise de, bilirkişi kurulu raporunu terditli olarak vermiş, buna gerekçe olarak da Orman İşletme Müdürlüğü'nun değişik tarihlerde bildirdiği ster ağırlığı rakamlarının farklı olmasına dayandırılmıştır. O halde, mahkemece, ilgili işletme müdürlüğüne yeniden yazı yazılarak, taşınan emtianın cinsine göre ağırlığının kesin olarak bildirilmesinin istenerek önceki yazılardaki çelişki giderildikten sonra bilirkişi raporu alınması ve sonucuna göre karar verilmesi gerekir iken yazılı şekilde eksik incelemeye dayanılarak karar verilmesi doğru görülmemiştir.
2-öte yandan, yukarıdaki bozma gerekçesinde belirtildiği üzere, bilirkişi raporuna esas alınan ster ağırlığı rakamlarının farklı olması sonucu, istiap haddinin aşılmasının kazanın oluşumunda %10 etkili olduğu bildirilmiş ise de, bu konuda gerek bilirkişi raporunda, gerekse mahkemece bu raporu dayanılarak verilen kararda, herhangi bir gerekçe gösterilmemiştir. O halde mahkemece, yukarıda l nolu bentte açıklanan hususlar da gözönünde bulundurularak istiap haddinin aşıldığı tespit olunduğu takdirde bu durumun olayın meydana gelişinde ne gibi bir etkisi olduğu uzman bilirkişi kurulu raporu ile saptanıp, gerekçeleri de gösterilmek suretiyle sonucuna göre karar vermek gerekir iken, yazılı şekilde karar verilmiş olmasında doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda l ve 2 nolu bentlerde açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davalı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 17.05.1999 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.