 |
T.C.
YARGITAY
11. Hukuk Dairesi
Esas no: 1999/1774
Karar no: 1999/3682
Tarih: 06.05.1999
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
Taraflar arasındaki davanın Antalya 1. Asliye Hukuk Mahkemesince görülerek verilen 14.10.1998 tarih ve 1998/438 -1998/1004 sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dava dosyası için Tetkik Hakimi Deniz Biltekin tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili; davalı şirket ile müvekkili arasında yapılan 01.11.199ü günlü sözleşme gereğince davalının, Başmüdürlük, Kızıltoprak ve Güllük Telekom Müdürlüğünün temizlik işlerini l yıl süreyle yapacağını, anılan sözleşmeye göre aylık temizleme ücretinin belirlendiğini, asgari ücret farklarının da yansıtıldığını ancak Kızıltoprak Telekom Müdürlüğü'nce fazla ödeme yapıldığının yapılan tetkik sonucunda anlaşıldığını, verilen teminat mektubundan bir kısım alacağın karşılandığını ileri sürerek 217.9/0.961.- lira'nın 18.01.1997 tarihinden itibaren % 80 reeskont faizi ile davalıdan tahsilini talep etmiştir. 16.07.1998 tarihli dilekçe ile fazla ödemenin Ağustos, Eylül, Ekim 1997 yılına ait olup, sözleşmenin 6. maddesi uyarınca yeni asgari ücretin yansıtıla m ayacağını, oysa davalının bunu hesap ederek fatura düzenlediğini savunmuştur.
Davalı, davaya yanıt vermemiştir.
Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamından davanın kısmen kabulü ile 97.670.383.- lira'nın davalı daha önce temerrüde düşürülmediğinden dava tarihinden itibaren reeskont faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Davacı şirket, davalıya hataen temizlik ücretini fazla ödediğini belirterek f:azla ödenen miktarın istirdatını talep etmiştir.
Olayda hataen bir ödemede bulunulduğu sabit olduğuna göre BK.'nün 61 ve 62. maddeleri uyarınca olayda sebepsiz zenginleşme unsurları oluşmuş bulunmaktadır. Para olarak gerçekleşen sebepsiz zenginleşme hallerinde, özellikle sebebsiz zenginleşenin tacir olması yani bu paranın ticari isletmede kullanılması durumunda zenginleşme anından iade anına kadar davalının bu para için en azından reeskont oranında kanuni faiz adı altında bir faiz ödemesi gerektiğinin kabulü, icap eden sebepsiz zenginleşene temerrüt ihtarnamesi çekilmese bile bu asgari faizin talep edilmesi BK.'nun 63. maddesinde öngörülen sebepsiz zenginleşme iade kapsamı içinde olduğunun kabulü doktrinde de benimsenmektedir. (Dr.H.Becher İsviçre MK. Şerhi, Borçlar Kanunu sh. 392. md. 64 (63) şerhi, A.Von "l hur, Borçlar Hukuku Umumi esaslar, C.Edege Tercümesi, Yargıtay Yayınından sh.438. ur.M.Turgut Üz, Üğretim ve Uygulamada sebebsiz zenginleşme İst. 1990 sh.l 73-175)
Bu açıklamalar karşısında, taraflarında tacir sıfatı dikkate alındığında, davacının reeskont oranında bir faiz talep edebileceğinin kabulü ile davacı vekilinin 16.07.1998 havale tarihli dilekçesi dikkate alınarak yeniden bilirkişi raporu alınmak suretiyle fazla ödemenin yapıldığı tarihlerden itibaren faizi hesap ettirilmek ve sonucuna göre bir karar verilmek gerekirken yazılı gerekçe ile hüküm tesisi doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davacı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 06.05.1999 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.