 |
T.C.
YARGITAY
11. Hukuk Dairesi
Esas no: 1999/1686
Karar no: 1999/3468
Tarih: 03.05.1999
Yargıtay içtihatları bölümü
Yargıtay Kararı
Taraflar arasındaki davanın Hilvan Asliye Hukuk Mahkemesince görülerek verilen 17.11.1998 tarih ve 1998/64-106 sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dava dosyası için Tetkik Hakimi Ayşe Altun tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, yol yapım çalışmalarının sürdürüldüğü, ıslak ve stabilize yolda davalı idarece gerekli tedbirlerin alınmaması sebebiyle müvekkili şirkete kasko poliçesiyle sigortalı aracın takla atarak zarar gördüğünü, gerekli tedbirleri almayan davalı idarenin asli kusurlu olduğunu ileri sürerek müvekkilince sigortalısına ödenen 485.000.0000 lirasında n davalının %50 kusuruna isabet eden 242.500.000 liranın ödeme tarihinden itibaren tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, dava konusu trafik kazasında müvekkilinin kusuru bulunmadığın, yol yapım işinin ihale ile verildiği şirkete karşı dava açılması gerektiğini savunarak davanın reddini istemiştir .
Mahkemece, iddia, savunma, kaza tutanağı ve dosya kapsamına göre, yol yapım isinin M. İnş. Ltd. Şti. tarafından üstlenildiği. gerekli tedbirlerin alınmasının müteahhide ait olup husumetin bu şirkete yöneltilmesi gerektiği sonucuna varılarak davanın husumet nedeniyle reddine karar verilmiştir.
Kararı davacı vekili temyiz etmiştir.
Davacı, sigorta şirketi, davalı Karayolları Genel Müdürlüğü aleyhine işbu davayı yol yapımı nedeniyle gerekli tedbirlerin alınmaması sebebiyle sigortalı aracın takla atması sonucu oluşan zararın tazmini amacıyla açmış bulunmaktadır.
Bir kamu hizmeti görmekle yükümlü davalı idareye 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 7/a maddesinde Karayollarında can ve mal güvenliği yönünden gerekli işaretlemeleri yaparak önlemleri almak ve aldırma görevleri verilmiş bulunmaktadır. Bu görevin 2918 sayılı Yasada verilmiş bulunması bunun ihlali nedeniyle oluşacak zarardan dolayı idarenin özel hukuk hükümlerine tabi olacağı sonucunu doğuramaz. Hizmet kusurundan kaynaklanan zararlar yönünden idare aleyhine tam kaza davası idari, yargı yerinde açılması gereklidir. Esasen 2913 sayılı Yasanın hukuki sorumluluğa ilişkin 85 ve onu izleyen maddelerinde araç işletenin sorumluluğu düzenlenmiş olup, idarenin hizmet kusurundan kaynaklanan sorumluluğu bu yasa kapsamı dışında tutulmuştur. Bu husus görevi ilişkin bulunduğundan mahkemece resen gözönüne tutulması gerekir. Mahkemece davanın idare yargı yerinde açılması gerektiğinden bahisle görevsizlik kararı verilmesi gerekirken, işin esasına girilmesi doğru görülmemiş, hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 03.05.1999 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.